Akif haber
Kanaat Önderi İsmail Hasbal “Kasım hocama Rabbim Rahmet eylesin.
90 yıl kulluk hayat sürdü. Son itikaf mahalli hastane de oldu, 51 gün sürdü
8 yaşında 1958 de muhabbet safına bir cahil çocuk olarak katıldım. Sohbetlerinde bizlere sadece kul olmayı öğretti. Kulluk telkin etti.
Köyümüzde 1958 de başlayan İrşad görevi 1965 sonrası Edirne Suluoğlu ilçesine bağlı bir koy de Tekirdağ Malkara Kuzyürük köyünde imametle devam etti. Akabinde bir süre Beyoğlu Emincami kuran kursu öğretmenliği sonra Karakoy 1969 Arap cami kuran kursu öğretmenliğinde bulundu.1975-2000 arası Bereketzade Mescidi imam hatipliğinden emekli oldu. Kastamonu Şeyh Şabani divan halifesi olarak özellikle 1975 sonrası İstanbul Bereketzade Mescidinde sohbetlerine Aşina avamdan nice gönül insanini zikir halkasına katarak ortaya sevdiği manevi İrşad hizmetinin yanı sıra her yıl 1000 yüksek tahsil öğrencisine 150 m2 mescidden sağladığı burs yardımı ile bu örnek Mücadele faaliyeti ülke sınırlarını aştı. Böylesi bir gönül adamlığı hak yarenliği ile gönüllerde taht kuran Kasım hocamızı bu gün gönül makamı kabul ettiği Alucra Boyluca köyünde( ki bu köy kendi köyü değil ) şeydi Mahmud Çağırgani velinin evladı maneviyesi olarak ebedi istirahatgahına bugün öğlen namazı sonrası İstanbul Fatih’te Camii’nde kılınan namazdan sonra ikinci defa burada kılınacak cenaze namazından sonra manevi evladlarından Bilal Erdoğan kardeşimizin de iştiraki ile ayrıca Giresun ve Trabzon velilerimiz ve birçok devlet ekranının da huzuru ile defin edeceğiz. Rabbim gani gani rahmet eylesin. Hayatını adım adım bilen bir manevi evladı olarak çok mahzunum. Ruhu şad olsun. Dünyası Ramazan ahireti bayram olsun. Amin.”
VEFAT VE BAŞSAĞLIĞI
Alimin ölümü Alemin ölümü gibidir. Bugun benim icin duyduğum bölge icin böyle bir gün. Kelimeler benim için artık kifayetsiz. Ancak elbetteki ondan geldik ona gideceğiz.Buda kaçınılmaz bir kanun.
Bu sabah kainatın güneşi doğarken Alucra halkının bağrından çıkan ilim hikmet ve irfan güneşi Anadadolu yurdumun her köşesini ısıtan ışıtan bir nur ehli ufuklarimizdan göçüp gitti.Yetim kaldık.90 yaşına büyük bir GÜNÜL dünyası kurarak bu alemi bıraktı. Sonu olmayan asıl dünyasına göç eyledi.
Adı: Muhterem hace hafız Kasım YAGCIOGLU Hocamız:
Bir manada İstanbul semalarından battı ahiret yurduna dogdu. Mekanı nur olsun.
Rabbim gani gani Ramet eylesin. Ruhu şad menzili mübarek olsun.
Bir büyük Gonul fenerimiz ve mana erenimiz vatan sathında örnek bir mücadele mücahede güneşimiz Allah eri hak eli büyüğümüz bugun böyle bir Ramazan gününde rahmeti Rahmana vuslat eyled, hasretine kavuştu. Rabbim cemaline kavuştursun Efendimizle buluştursun şefaatine erdirsin.Amin.
Ailesine alilemize evlatlarına müridan dervişi kardeşlerime sabır metanet dilerim.
Berketzade dergahindan (mescidinden) 1975 den bu tarafa burs alarak muhabbet halkasına katılmış 40 inden fazla sayıya ulaşmış gonul evlatlarına baş sağlığı dilerim.
İlk görev mahalli genç bir hafız olarak 1958 de Alucra Boyluca (Zun) köyü oldu.
Bu köy benim köyüm;cihan padişahı Yavuz Selimin henüz genç bir şehazede iken Trabzon’da sancak beyi olduğu dönemde tahsis ettiği vakfiye de FAHRUL MEŞAYIH ( iftihar ettiğim şeyhler şeyhi manasına gelen ve bir anlamda bu beyaniyla MURŞIDIM şeklinde büyük bir tazim vurgusuyla övdüğü ) horasan ereni Seyyid Mahmud Çağırgani velinin medfun bulunduğu bir köydür. Biz bu büyük velinin hayat anlayışına hocamız sayesinde kavuştuk.
bugün istanbul fatihte SAYIN CUMHURBAŞKANIMIZINDA İŞTİRAKİ ILE kılınacak ikindi namazını müteakip kılınacak cenaze akabinde Alucra ya intikal ile 10.03.2925 günude inşallah bu hak dostunun toprağında hemen yanındaki Birinci dünya savaşında köyde kurulu 11.Kafkas firka komutanlığına ait şehitlikte defn edilecek.
Kasım hocam koye geldiğinde 8 yaşında idim. Cemaati olmaya bu yaşta katıldım. Köyümden eke yaşta 15 den fazla talebesi oldu. Hıfza başladı. Ben hocama talebe olamadim.? Sadece talip oldum. Aslında köyde ilk okul da okumadim.? Yoksul bir aile olarak 1965 yılına kadar 15 yaş gençliğim çobanlıkla geçti.
1965 yılı bir Ağustos günü harman da DÖVEN sürmekte ve saman tozları arasında iken, hocam harman kenarındaki yoldan geçerken harman da bana nezaret eden babamla selamlaşti. Babam hocam ben bunu Kuran Kursuna vermek istiyorum. Senin Mehmed alıp götürmek istiyor. Bundan adam olur mu diye bir şeyler söylemiş. Kendisi de bundan iyi bir molla olur demiş. Ancak ne iyi bir molla nede iyi bir adam olamadım. Ama kimseye kötülük yapan biride hic olmadım. Hocamın bu işareti hep bana ışık oidu. Bu işaretin aydınlığında hamd olsun okuduk. Millet ümmet vatan İçin bu fakire neyi telkin etti ise hem eser olarak hem soz olarak hepsini de şükürler olsun gücüm nispetinde bu yaşa kadar yerine getirmeye çalıştık. Çalıştım. Bundan sonra da inşallah öğretileri rehberim olmaya devam edecek.
Bu beyanı yıllar sonra hocam Berekerzade de dervişlerin zikir halkasında ki bir sohbeti arasında 30 yıl öncesinde nakletti. İşte o günkü İsmail bugün bu İsmail. Bu fakirde bu ifadeyi ilk kez böyle duydu.Rabbim adına kendini çok sevdim. Kendisi de hep sevdiğini ikrar etti. Bugun bu fakir işte böyle bir irfan ışığından ayrıldı. Acim büyük. Açlık hasretim hic bitmeyecek. Üzerimde büyük hakkı var. Ruhaniyetinden helallik diliyorum. Lütfen bana hakkını helal eylesin. Ben Razıyım. Rabbim de Razi olsun. Rabbim sonsuz rahmetine gark eylesin. Dünyası Ramazan Ahireti Bayram olsun. Amin. 09.03.2025
İsmi değmez evladı
.i.hasbal