Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
Sosyal Medya

Hafız Hüseyin Özyurt, kendiniz için hayır yapın

Hafız Hüseyin Özyurt “Zenginlerin mallarında, muhtaç ve yoksulların da hakkı vardır.”

Hafız Hüseyin Özyurt “Zenginlerin

Akif haber

İYİLİK KÖPRÜSÜ: ZEKÂT VE FITIR
SADAKASI
Muhterem Müslümanlar!
Yüce dinimiz İslam, imkânlarımızı ihtiyaç
sahipleriyle paylaşmamızı; onları koruyup gözetmemizi
emretmiştir. Yardımlaşma ve dayanışma şuuruyla
birbirimize kenetlenmemizi istemiştir. İşte bizlere bu
bilinci kazandıran ibadetlerden biri de zekâttır. Yüce
Rabbimiz, “Namazı kılın, zekâtı verin. Önceden
kendiniz için ne hayır yaparsanız Allah katında onu
bulursunuz. Şüphesiz Allah yaptıklarınızı eksiksiz görür.” buyurmaktadır.
Aziz Müminler!
İslam’ın beş esasından biri olan zekât; dinen
zengin sayılan bir Müslümanın, malının belli bir
kısmını yılda bir defa ihtiyaç sahiplerine vermesidir.
Zekât; paylaşmanın, yardımlaşmanın ve dayanışmanın
ibadete dönüşmüş halidir. Zekât sayesinde insanlar
birbiriyle kaynaşır; sevgi ve saygıya dayalı bir huzur
ortamı oluşur. Fakir ile zengin arasında iyilik ve
muhabbet köprüleri kurulur. Zekât; mal ve servetin
gerçek sahibinin Allah olduğunu bizlere hatırlatır.
İyiliklerin çoğalmasına, kötülüklerin azalmasına vesile
olur. Cimrilikten ve dünyaya aşırı bağlanmaktan bizleri
korur. Bedenimizi, ruhumuzu ve malımızı maddi ve
manevi hastalıklardan arındırır. Nitekim Allah Resûlü
(s.a.s), “Zekât vererek mallarınızı korumaya alın.
Sadaka vererek de hastalarınız için Allah’tan şifa isteyin.”
buyurmaktadır.
Kıymetli Müslümanlar!
Paylaşma ve dayanışma bilincimizi güçlendiren
bir diğer ibadet ise fıtır sadakasıdır. Fitre olarak
bildiğimiz bu ibadet, Ramazana erişmenin, bayrama
kavuşmanın şükrüdür. Dinen zengin sayılan her
Müslüman, kendisinin ve bakmakla yükümlü
olduklarının fitrelerini ihtiyaç sahiplerine ulaştırmakla
sorumludur. Fitre, bayramdan önce verilebilir; hatta bu
daha faziletlidir. Zira fitre, kardeşlerimizin bayram
sevincine ortak olmalarına katkı sağlamaktadır.
Değerli Müminler! Yüce Rabbimiz,

“Zenginlerin mallarında, muhtaç ve yoksulların da hakkı vardır.”
buyurmaktadır. Dinimize göre, zekât
vermek kişilerin insafına veya tercihine bırakılmamıştır.
Dolayısıyla Müslüman; başa kakmadan, rencide
etmeden ve gönül incitmeden zekâtını muhtaçlara ulaştırmalıdır.
İslam’a göre, zekât ve fitre, nakdi ve ayni olarak
verilebilir. Esas olan nakdi vermektir. Ancak ayni
olarak verilecekse, kaliteli, temiz ve ihtiyaç sahibinin
derdine derman olacak yiyecek, içecek ve
giyeceklerden olmalıdır. Yüce Rabbimiz, “Size verilse,
gönlünüzün razı olmayacağı kötü bir malı, hayır
diye bir başkasına vermeye kalkışmayın.” buyurarak
konuya dikkatlerimizi çekmektedir. Ayrıca Gazze’de
masumları katledenlerin, onları destekleyenlerin
ürünlerini zekât ve sadaka olarak dağıtmak veya
dağıtılmasına sebebiyet vermekten sakınılmalıdır.
İslam’a göre, zekât ve sadakada temlik esastır;
yani onların bizzat fakirin eline ulaştırılması
gerekmektedir. Bu itibarla, zekât ve sadakalarımızı
vermeye ihtiyaç sahibi akrabalarımızdan ve
komşularımızdan başlamalı, köyümüzde, ilçemizde ve
şehrimizde bulunan muhtaçları da gözetmeliyiz.
Bununla birlikte bulunduğu yerde zekât ve fitrelerini
verme imkânı bulamayanlar, yurt içi ve yurt dışındaki
muhtaçlara yardım etmek isteyenler, vekâlet yoluyla
zekât ve fitrelerini verebilirler. Ancak o zaman da zekât
ve sadakaların gerçek sahiplerine ulaşıp ulaşmadığının
takibi mutlaka yapılmalıdır.
Aziz Müslümanlar!
Kuruluşunun ellinci yılını kutladığımız Türkiye
Diyanet Vakfımız, son yüzyılın en önemli iyilik
hareketlerinden biridir. Bu yıldan itibaren her yıl, 13-20
Mart tarihleri arası “İyilik Haftası” olarak
kutlanacaktır. Haftamızın; iyiliğin yeryüzünde hâkim
kılınmasına vesile olmasını Yüce Rabbimden niyaz
ediyorum. İbadet ve emanet bilinciyle hareket eden
bütün hayır kurumları gibi Türkiye Diyanet Vakfımız
da zekât ve sadakalarını vekâlet yoluyla vermek
isteyenlerin hizmetindedir. Bu yıl da “Kardeşliğimiz
Zekâtla Bereketlensin” şiarıyla hayırsever
milletimizin emanet ettiği zekât ve sadakaları; hesabı
verilebilir, açık ve şeffaf bir şekilde ihtiyaç sahibi
kardeşlerimize güvenle ulaştıracağız inşallah. Sizler de,
din görevlilerimiz, il ve ilçe müftülüklerimiz
aracılığıyla, ayrıca vakfımızın internet sitesi üzerinden
bu iyilik seferberliğine katkıda bulunabilirsiniz.
Kıymetli Müminler!
Önümüzdeki Salı günü Çanakkale Zaferi’nin yıl
dönümünü bir kez daha idrak edeceğiz inşallah.
Çanakkale; din, devlet, vatan ve millet aşkıyla yanıp
tutuşan kahraman ecdadımızın istiklal ve istikbal
mücadelesinden asla vazgeçmeyeceğinin en büyük
nişanelerinden biridir. Bize düşen ise bu şanlı
mücadelenin ruhunu canlı tutmak ve gelecek
nesillerimize aktarmaktır. Bu vesileyle başta Çanakkale
şehitlerimiz olmak üzere bütün şehitlerimize, ebedi
âleme irtihal eden gazilerimize Yüce Rabbimden
rahmet diliyorum. Cenâb-ı Hak, her daim devletimizi
payidar, aziz milletimizi bahtiyar eylesin.