Birleşmiş Kentler ve Yerel Yönetimler Dünya Teşkilatı Başkanı (UCLG), Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) ve İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Kadir Topbaş, ABD’nin New York şehrinde “BM Sürdürülebilir Kalkınma Yüksek Düzeyli Siyasi Forumu Yerel ve Ulusal Yönetimler Arasında Dikey İşbirliği” oturumuna ana konuşmacı olarak katıldı.
Başkan Kadir Topbaş, katılımcıların büyük ilgi gösterdiği konuşmasında BM 2030 Sürdürülebilir Kalkınma Gündemi’nin uygulanmasında merkezi hükümetlerin yerel yönetimlerle işbirliği yapmalarının önemine dikkat çekerek, BM ve merkezi hükümetlerin yerel yönetimlerle işbirliği yaparak arzu edilen hedeflere ulaşılabileceğine vurgu yaptı.
UCLG ile yerel yönetimlerin son yıllarda BM tarafından dikkate alınmasından duyduğu memnuniyeti dile getiren Kadir Topbaş, BM’de kabul edilen 2030 Gündemi’nin Habitat III yolunda önemli bir dönüm noktası olduğunu belirtti.
BM’nin sürdürülebilir kalkınma hedeflerinde belirtilen ulusal stratejilerde yerel politikaların da dikkate alınması gerektiğini ifade eden Kadir Topbaş’ın konuşması şöyle;
Ekselansları, Üye Devletlerin değerli temsilcileri, Değerli meslektaşlar, Eylül 2015’te yerel ve bölgesel yönetimler olarak New York’ta bir aradaydık. 2030 Sürdürülebilir Kalkınma Gündemini kutladık. Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerinin kabulünü kutladık. Özellikle de kentleşmeye dair özel bir hedefin kabul edilmesini… Yani 11. Hedefi: “Kapsayıcı, dirençli ve sürdürülebilir kentler ve insan yerleşimleri”
2030 Gündeminin gerçekleştirilmesi için bir şeyi dikkate almak lazım. Bu gündemle diğer uluslararası gündemler arasında bağlantı kurmalıyız. Paris İklim Anlaşması… Sendai Afet Risk Önleme Çerçevesi… Addis Ababa Eylem Gündemi gibi…
2030 Gündemi, Habitat III yolunda önemli bir dönüm noktası. Yeni Kentsel Gündem açısından da bir kilometre taşı niteliğinde. Hızla kentleşen dünyada, Yeni Kentsel Gündem bir fırsat sunuyor. Bu fırsattan istifade 2030 Gündeminin uygulaması kuvvetlendirilebilir. Kapsayıcı ortaklıkların kurulması gerekiyor. Ana grupların ve diğer paydaşların işe dâhil olması lazım. Özellikle de yerel ve alt ulusal yönetim temsilcilerinin. Ancak bu tür ortaklıklar, Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerini başarıya taşıyacaktır.
YEREL VE ALT ULUSAL YÖNETİMLERİN SÜRDÜRÜLEBİLİR KALKINMA HEDEFLERİNİN UYGULANMASINDAKİ ROLÜ
Sayın BM Genel Sekreteri, 2015 Sonrası Gündemi hakkında bir rapor oluşturmuştu. O rapordan şu sözleri hatırlatmak isterim: “Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri için çok yatırım yapılması gerek. Ve bunların çoğu, alt ulusal kademede yapılacak. Bu yatırımlara, yerel yönetimler yön verecek.” (Rapor no: A/69/700, Paragraf 94)
Gerçekten de yerel ve alt ulusal yönetimler, en ön cephede. Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerinin ortaya koyduğu sorunlar var. Biz bu sorunlarla zaten her gün uğraşıyoruz. Çok önemli bir rol oynuyoruz. Zira vatandaşların güvenliği, sağlığı ve refahından sorumluyuz. Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleriyle ilgili ulusal stratejiler var. Bu stratejilerde, yerel politikaların da dikkate alınması gerekir. Hassas grupların olduğu bölgeler, ancak bu şekilde ele alınabilir. Yoksulluğun yoğunlaştığı alanlarla ancak bu şekilde ilgilenebiliriz. İşte bunlar, somut sonuç almamız gereken alanlar.
KAPSAYICI TAKİP VE İNCELEME SİSTEMLERİ
Yerel ve Alt Ulusal Yönetimler, Ana Gruplardan bir tanesi. Biz, alt ulusal perspektiften deneyimlerimizi sunmaya hazırız. Temsil ettiğimiz insanları mobilize etmek konusunda kararlıyız. Vatandaşları dâhil ederek çok paydaşlı bir yaklaşım oluşturuyoruz. Tabandan tepeye doğru ilerleyen bir süreci benimsiyoruz. Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerini bu şekilde uygulayacağız.
Ancak bir sorun var. Ulusal, bölgesel ve küresel politikaların oluşturulmasında bizler daha fazla dikkate alınmalıyız. Küresel ve ulusal politikaların alt ulusal kademeyi nasıl etkilediği düşünülmelidir. İnsanların küresel sıkıntılardan nasıl etkilendikleri dikkate alınmalı. Hedeflerin uygulanışı itinayla takip edilmeli. Sadece ülkelerin katkılarıyla yetinilmemelidir. Farklı kent ve bölgelerin görüşleri ve ihtiyaçları da dikkate alınmalıdır. Ancak bu şekilde tüm aktörleri sisteme dahil ederek başarıya ulaşabiliriz.
ÇOK PAYDAŞLI VE ÇOK KADEMELİ ÇERÇEVE
Yerel ve bölgesel yönetimler stratejik bir pozisyona sahip. Bizler, vatandaşa ve yerel paydaşlara en yakın yönetim birimleriyiz. Ulusal ve yerel kademeler arasında aracılık yapıyoruz. O yüzden bizlerin işe dahil olmasının yolunun açılması gerekir. Bunun için çok kademeli bir yönetişim çerçevesi oluşturulmalı. Ulusal ve yerel arasında uyum ve koordinasyon dikkate alınmalı.
Yerel ve Alt Ulusal Yönetimler Küresel Görev Gücü bu yüzden var. Bu yüzden UNDP ve Habitat ile işbirliği yapıyorlar. Bu yüzden Kalkınma Hedeflerini yerelleştirmeye çalışıyorlar. BM sistemi, 2014’te yerelleşmeye yönelik küresel istişareler yürüttü.
İstişareleri takiben bir yol haritası oluşturuyoruz. Rehber ilkeleri ve çözümleri ortaya koyuyoruz. Bu şekilde fırsat sağlayan bir ortam oluşturmaya çalışıyoruz. Çok kademeli koordinasyonu destekleyen bir ortam… Hedeflerin, yerelde ve alt ulusal kademede, verimli biçimde uygulanmasını ve izlenmesini sağlayacak bir ortam.
SÜRDÜRÜLEBİLİR KALKINMA HEDEFLERİNİN YERELLEŞMESİ
Pek çok ülkede alt ulusal yönetimler seçimle göreve geliyor. Bunların kapsayıcı ve katılımcı politika oluşturma mecburiyeti var. İnsan odaklı bir kalkınma yaklaşımını benimsemek durumundalar. Çok paydaşlı yerel ortaklıklar açısından ideal bir pozisyonumuz var. Bunlara kamuyu, sivil toplumu ve iş dünyasını dâhil edebiliyoruz. Bütün bu unsurlar da kendi kabiliyet ve kaynaklarını ortaya koyuyor. Bu şekilde yerel kademede işe sahip çıkılmasını sağlayabiliyoruz. Paydaşları Hedeflerin uygulanması yolunda mobilize edebiliyoruz.
Hedeflerin yerelleştirilmesi, siyasi bir süreç olarak görülmeli. Ancak bunun yanında teknik bir yanı da mevcut. Yerel liderlik rolünün tanınması ve buna değer verilmesi gerekiyor. Yerel liderlerin Hedefleri sahiplenmesini teşvik etmek lazım…Yerel yönetimler demokratik bir yetki taşıyor. Bu demokratik hesap verebilirlik, büyük önem teşkil ediyor. Hedeflere ulaşmak adına güçlü bir araç olarak kullanılabilir.
ULUSAL SÜREÇLERE KATKI VE DÂHİL OLMA
Yerel yönetimler sahada politika değiştirme kapasitesine sahip. Ulusal yönetim incelemelerinde bunun dikkate alınması gerekir. Yerel ve bölgesel yönetimler, ulusal yönetimlerin stratejik ortağı. Dengeli ve kapsayıcı bölgesel kalkınmayı destekleyebiliyoruz. Kuvvetli bir kentler ağı sistemiyle sosyal uyumu sağlayabiliyoruz.
Bölgeler arasındaki eşitsizlikleri azaltabiliyoruz. Bu amaçla, uygulama strateji ve eylemlerimiz uyumlu olmalı. Bütün ülkelerde uyumlu ve verimli sonuçları, ancak bu şekilde alırız. Yerel ve alt ulusal yönetimler, ulusal düzeyde paylaşımı artırabilir. Bilgilerini ve inovatif deneyimlerini, bu düzeyde paylaşabilir.
Yerel yönetimler, alt ulusal düzeyde raporlar üretmeli. Yerel topluluklar, STK’lar, düşünce kuruluşları, akademisyenler ve yerel düzeyden pek çokları bu raporlara katkıda bulunmalı. Ulusal incelemeler de bu rapor ve yorumlara açık olmalı. Bu katkılarla alt ulusal düzeyde derlenmiş verilerden istifade edilebilir. Bu şekilde tabandan tepeye izleme ve değerlendirme sağlanabilir.
KÜRESEL İNCELEMELERE KATKI
Yüksek Düzeyli Siyasi Forum, önemli bir oluşum… 2030 Gündeminin incelenmesinde ve takibinde, ana forum niteliğinde. Forum, ülkeler ve bölgeler arası karşılıklı öğrenime olanak tanıyabilir. Ana Gruplar ve diğer paydaşları kapsayıcı bir yaklaşımla dâhil edebilir.
Küresel Görev Gücü Yerel Yönetimler Ana Grubunun da bir amacı var. Detaylı gönüllü incelemeleri alt ulusal kademede teşvik edeceğiz. Böylelikle, küresel rapor sürecine katkıda bulunacağız. Bütün dünyadan yerel yönetimlerin farklı stratejilerini inceleyeceğiz. Bu stratejiler arasında kıyaslama yapabileceğiz. Sorunlar, sonuçlar ve örnek çalışmalar bir yerde toplanabilir. Bunlar Yüksek Düzeyli Siyasi Foruma sunulabilir. Dolayısıyla, sürece önemli bir müşterek katkı olur.
Ağ ve birliklerimiz, düzenli olarak toplanma ihtimalini de araştırıyor. Toplantılar Yüksek Düzeyli Siyasi Forumların öncesinde düzenlenecek. Konferanslar yoluyla alt ulusal düzeyde uygulama incelenecek. Böylelikle Hedeflerin Küresel İnceleme sürecine katkıda bulunulacak. Bunu, BM’nin ve ilgili Üye Devletlerin desteğiyle yapacağız.
Bu nedenle, bir hususu dile getirmek istiyorum. BM 2015 Sonrası Kalkınma Gündeminin kabulünden sonra bu Forumu ilk kez gerçekleştiriyoruz. Bu tür forumlardan sonra yayımlanacak deklarasyonlarda, yerel ve alt ulusal rollere yeterince atıfta bulunmalıyız.
Son üç senedir çeşitli vesilelerle dile getirdim. Bir kez daha ifade etmek istiyorum. Temsil ettiğimiz kitle, bu sürece yapıcı bir katkıda bulunmaya hazırdır. Kentler dinlenirse, vatandaşın gerçek ve acil ihtiyaçları dinlenmiş olur.