Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
Sosyal Medya

Seyit Ateş, Sultangazi Spor Kulübleri başkan ve yöneticileriyle toplantı yaptı

Doğu ve Güneydoğu Anadolulular Konfederasyon Genel başkanı Seyit Ateş “ Sporla tanışan her genç, kötü alışkanlıklardan uzak olur” dedi.

Doğu ve Güneydoğu Anadolulular

 Sultangazi Spor Kulübleri başkan ve yöneticileri ilçenin geleceğini yönlendirecek önemli bir toplantı yaptı.

Sultangazi Spor Kulübleri toplantısına: Doğu ve Güneydoğu Anadolulular Konfederasyon Genel başkanı ve İstanbul Gençler Birliği Spor Kulübü Onursal Başkanı Seyit Ateş,AK Parti Sultangazi İlçe Başkanı Abdurahman Dursun,Sultangazi Belediyesi meclis üyesi ve kulüp Başkanı Ahmet Yıldız,Gençler Birliği Spor Kulübü Başkanı Burak Tahir Ateş,AK Parti Sultangazi ilçe başkan yardımcısı ve Sosyal Politikalar Başkanı Ramazan Altan ,Sultangazi spor kulüpleri başkan ve yöneticileri katıldı.

Başkan Seyit Ateş “Sporu ve sporcuyu destekleyen bir  başkan olarak  Sultangazi’nin ilk  spor tesisini yaptık ve sporcu yetiştirme hizmetlerini otuz yıldır sürdürüyoruz.Üniversite yıllarından  beri rutin  hizmetlerin dışında her türlü sosyal, kültürel, sanat ve sporda  çok ayrı bir profil çizen bir spor sever ve hizmet veren spor adamı olarak gençlerimizi hep sporcu yapmaya teşvik ettim.Yıllarca başkanlığını yaptığım İstanbul Gençler Birliği Kulübümüzün adından da anlaşılacağı gibi, yeni nesil gençlerimizi spor okullarında milletine saygılı, devletine bağlı ahlakça iyi yetiştirilmiş gençlik olsun istedim. Gençlerimizi spora yönlendirmeliyiz. Sporcu bir nesil yetiştirmeliyiz. Sporda şiddet önlenmeli ve sporda ahlaka önem verilmelidir.  Gayretimiz budur. Bizler sporcularımızı ülkenin gerek kültürel gerek örf adet ve inanç değerleriyle yetiştirmeliyiz. Zaten bizleri bir arada tutan, kucaklaştıran en önemli faktör ise şüphesiz inanç değerlerimizdir. Ahlak ve adalet duyguları güçlü ve günün şartlarını iyi bilen sporcularımız gelecekte hem ülkemizde büyük takımlar da  hem de dünyada top oynayacak sporcu olacaktır. Gazi Mustafa Kemal “Ben sporcunun zeki, çevik ve ahlâklı olanını severim” derken kast ettiği temel ilkenin sporcunun fiziksel ve düşünsel yeteneğinin yanı sıra karakteristik yapısına vurgu yapmaktadır. Ülkemizde yetiştirilen sporcularda bu karakter seviyesi mutlaka var ve  olmalıdır. Bunların hepsinin temelinde ahlak, iyi insan olma, dürüstlük gibi bizim öz kültürümüzün değerleri mevcuttur. Aynı zamanda insan olmanın değerleri var. Uygulayan insan sayısı  az olabilir. Yani söyleyemeyeceğim kadar az. Hiçbir arkadaşıma gönderme yapmıyorum ancak şu çağrıyı yapmam gerekiyor; hangi sporu, sanatı ya da mesleği yapıyor olursak olalım, bir numarada iyi insan, dürüst insan ve milli değerlere sadık olmak gelmelidir. Ben bu işi yapan Türkiye’deki  5 kişiden biri olduğumu ifade ediyorum.Ülkemizde ve dünyada binlerce sporcu; kardeşleriyle, annesiyle babasıyla birlikte milyonlar eder. Düşünsenize biz milyonlarca insana dokunup, kalbine değerleri aşılayabilsek, milli şuuru verip, üsluplu konuşmayı anlatsak, birbirine yardımsever olmayı gösterseydik! milyonlarca insan yaşanılan bir sürü felaketi yaşamazdı.Çocuklarımızı kötü alışkanlıklardan koruyalım. Zaten tasavvuf kültüründe öğretici elif gibiyse, yanına gelen kıvrımlı insanlar da ona benzeyerek gider. Çalışmalarımıza katılanlar arasında neredeyse kimse sigara içmiyor. Başka bağımlılıkları olanlar bıraktılar. Saldırgan tavırları olan, sokakta sürekli dövüşen tipler vardı onlar da kötü alışkanlıklarını bıraktı. Birbirlerine saygı duyup, topluma örnek olmaya çalışıyorlar. Toplumsal anlamda bizimle yolları kesişen insanlara biz bu değerleri anlatmaya çalışıyoruz. Tabi devlet politikaları da kimi zaman yeterli olmuyor. Spor dallarını temsil eğitmenlerin, sporcuların da özel yaşamına dikkat etmeleri gerekiyor. Bu noktada çözüm isteniyorsa, sadece bir kurumun değil, herkesin belli başlı sorumlulukları üstlenmesi gerekiyor. Hepimiz birbirimize destek olmalıyız. Bu gençleri daha iyi işlerle muhatap edeceğiz. Benim normal tempom yüksek, ama söz konusu geleceğimiz çocuklar ise bu eğitimlerden asla geri planda durmuyorum. En büyük arzum, çalışmaya 100-150 öğrenci geliyorsa o gençlerin dünyalarına ve hayallerine olumlu dokunuşlar yapabilme ümididir. Bu ümidi destekleyecek her türlü insana da ben her şekilde desteğe hazırım. Önlerinde saygıyla eğilirim. Çünkü bu toplum ancak böyle değerlere sahip çıkarak gelecek inşa edebilir.”dedi.