AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Binali Yıldırım, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi Halk Oylaması süreci kapsamında Bilecik Cumhuriyet Meydanı’nda düzenlenen mitingde konuştu.
Yıldırım, cihan devleti Osmanlı’nın ilk mimarı Ertuğrul Gazi’yi ve beylikten devlete yürüyüşün öncüsü Osman Gazi’yi rahmetle anarak başladı.
Başbakan Binali Yıldırım Bilecik Valiliğini ziyaret etti.
Yıldırım, AK Parti’nin Cumhuriyet Meydanı’nda düzenlenen mitinginin ardından, yürüyerek Bilecik Valiliği’ne geçti.
Burada Vali Süleyman Elban ve diğer yetkililerce karşılanan Başbakan Yıldırım, şehirdeki yatırımlar ile yürütülen çalışmalar hakkında Elban’dan brifing aldı.
Osmanlı Devleti’nin ruh mimarı Şeyh Edebali’nin manevi huzurunda bulunmanın mutluluğunu yaşadığını ifade eden Yıldırım, Bilecik’in tarihi yürüyüşün önemli merkezlerinden biri olduğunu belirtti.
Asırları aşan büyük yürüyüşün bu topraklarda can bulduğunu anlatan Yıldırım, alandakilere “Söğüt, büyük medeniyet çınarının kokusudur. Söğüt yeniden dirilişin, yükselişin sembolüdür. Bilecik, 16 Nisan Pazar günü bir direnişe, yeniden yükselişe hazır mısınız? Bir sefer daha tarih yazmaya var mısın Bilecik?” diye seslendi.
Yıldırım, 15 Temmuz alçak darbe girişimine Bilecik’te “dur” dendiğini, meydanın boş bırakılmadığını, Cumhuriyet Meydanı’nda o gece hainlerin cumhuriyeti yıkmasına izin verilmediğini söyledi.
Bileciklilerin meydanda 1 ay boyunca demokrasi nöbeti tuttuklarını anımsatan Yıldırım, “Her düşünceden vatandaşlarımız bu meydanda ay yıldızlı bayrakla bir araya geldik, kenetlendik, milli iradeye sahip çıktık. Hainler o gece Ankara Gölbaşı Polis Özel Harekat Müdürü Zafer Koyuncu’yu şehit ettiler. Zafer kardeşimiz, Bilecik’in medarı iftiharıdır. Bütün şehitlerimizi rahmetle, şükranla anıyorum. Sizlere, bizlere bıraktıkları bu aziz emanete sahip çıkmak hepimizin boynunun borcudur. Biz her canı aziz bilen, ‘İnsanı yaşat ki dünya yaşasın, devlet yaşasın’ diyen bir ecdadın torunlarıyız.” diye konuştu.
Osmanlı’nın kurucusu Osman Gazi’nin ninesi Hayme Ana’nın vasiyetini alandakilere anlatan Yıldırım, şunları dile getirdi:
“AK Parti iktidarının istikameti de milletin istikametidir. Yürüdüğümüz yol sizin yolunuzdur. Bu milletin bütün renklerine, farklılıklarına aynı sevdayla, muhabbetle bağlıyız. Bir olmanın, birlik olmanın, dirlik içinde yaşamanın derdindeyiz. Beceriksiz, çok parçalı zayıf yönetimler, kendi menfaatini düşünen siyasetçiler geçmişte bu ülkeyi felaketin eşiğine getirdiler. Milleti temsil etmek üzere siyaset yapması gerekenler darbecilerle, vesayetçilerle, baskı odaklarıyla bir araya geldiler. Sadık olmadıkları tek şey millet oldu. Bu kayıp yılları hep beraber yaşadık. Bu yılların bedelini birlikte ödedik. Bu kötü yönetimlerin Türkiye’ye yaptıklarını unutacak mıyız? O beceriksiz iktidarların IMF’ye nasıl teslim olduğunu unuttuk mu? Unutmadık, asla unutmayacağız.
16 Nisan Türkiye’yi muasır medeniyetler seviyesine taşıyacak aydınlık yarının müjdecisidir. Geçmişin acı hatıralarına kapıyı sonuna kadar kapatacağız. Bu milletin iyiliğini istemeyen, yalanla, dolanla kafaları bulandıran çevreler olduğunu görüyoruz. Bunların siyasetinde tutarlılık, hedef, proje yok. Sadece iftira, tehdit, karalama var. Bilecik’ten söylüyorum, boşa kürek çekiyorsunuz. Bu millet basiretli bir millet. Bu milleti bildiği doğru yoldan çeviremezsiniz. Bu millet çalışanı da boş konuşanı da bilir.”
Yıldırım, 2002’den beri milletin aziz emaneti kendilerine verdiğini, millete hizmet ettiklerini, Bilecik’in yollarının Bozüyük’ten İstanbul’a, Eskişehir’e, Kütahya’ya kadar bölünmüş yol olduğunu anlattı.
Milletin güvenini boşa çıkarmamak için yemin ettiklerinin altını çizen Yıldırım, milletle ele ele verdiklerini, ülkeye birçok şey kazandırdıklarını vurguladı.
Başbakan Yıldırım, 2002’deki seçimlerde sandıktan çıkan sonucun “Yeter, söz milletin” diyen milletin iradesi olduğunu ifade etti.
AK Parti’nin insanların yıllardan beri özlemini çektiği, umutlarını gerçeğe döndürdüğü siyasetin adı olduğunu dile getiren Yıldırım, özgür, adil, müreffeh ve güçlü bir Türkiye’nin siyasi adresi olduklarını vurguladı.
Yıldırım, AK Parti’nin her türlü baskıya, milli iradeye kasteden girişime karşı dimdik duran Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın partisi olduğunu dile getirdi.
AK Parti’nin milletin değerlerine sahip çıktığına işaret eden Yıldırım, “Türkiye, 2002 yılından bu yana gerçekleştirdiği sessiz devrimlerle ülkeye, millete birçok eser kazandırdı. Yaşanan devrimlerde Şeyh Edebali’nin devlet anlayışı bizim ilham kaynağımız oldu.” dedi.
Yıldırım, Şeyh Edebali’nin “İnsanı yaşat ki devlet yaşasın” nasihatinin bugün de yollarını aydınlattığını söyleyerek, son 15 yılın bu vizyon, birlik ve beraberliğin eseri olan atılımlarla geçtiğini kaydetti.
BİR TÜRKİYE’Yİ 15 YILDA 3 TÜRKİYE YAPTIK
Başbakan Yıldırım, ”İflasın eşiğine gelmiş bir ülke bugün ekonomik başarılarıyla dünyanın gıptayla gösterdiği bir sonuca ulaşmıştır. Türkiye sevgisi nedir? Bu ülkeyi seven neler yapar? Ben size anlatayım. Bir ülke savunma sanayinde ne kadar milliyse, yerliyse o kadar güçlüdür. AK Parti 2002’de iktidar olmadan önce savunma sanayimizin durumu pek de parlak değildi. Askeri savunma sanayinde yerlilik oranı yüzde 24 iken bugün yüzde 65 seviyesine çıkmıştır. İşte Türkiye bu. Bugün dünyanın 16’ncı, Avrupa’nın 6’ncı büyük ekonomisi olmuştur. Biz bir Türkiye’yi 15 yılda 3 Türkiye yaptık, 3 kat büyüttük.” diye konuştu.
Bu başarıları vatandaşların desteğiyle gerçekleştirdiklerini vurgulayan Yıldırım, “Milli gelirimiz 230 milyar dolardan 800 milyar doların üzerine çıktı. 16 Nisan’dan sonra emin olun ki 15 yılda 3 kat büyüdüğümüz gibi gelecek 15 yılda da Türkiye 5 kat büyüyecek. Yapılamaz denen, hayal bile edilemeyen büyük eserleri bir bir hizmetinize alacağız.” ifadelerini kullandı.
Büyük yatırım ve projeler hakkında bilgi veren Yıldırım, Marmaray Projesi ile Avrupa’yı Asya’ya denizin altından bağladıklarını, Avrasya Tüneli’ni yaptıklarını, Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nün hayalken gerçek olduğunu anlattı.
Yıldırım, İzmit Körfezi’ni geçmenin geçmişte bir çile olduğuna işaret ederek, şimdi Osmangazi Köprüsü ile sadece 4 dakikada geçiş yapılabildiğine dikkati çekti.
EKONOMİYE GÜVEN, İSTİKRAR GELDİ
Başbakan Yıldırım, havayollarını “halkın yolu” yaptıklarını, Türkiye’yi hızlı trenle tanıştırdıklarını anımsatarak, Türkiye’de bugün dünyanın en büyük havalimanının inşasının devam ettiğini söyledi. Bu projenin bazılarını rahatsız ettiğini belirten Yıldırım, “(Nasıl olur da Türkler dünyanın en büyük havalimanını yapar. Bu iş Türklere mi kaldı?). Onun için Gezi olaylarıyla ortalığı birbirine katmaya çalıştılar.” dedi.
Yıldırım, 18 Mart’ta dünyanın en uzun köprüsü Çanakkale Köprüsü’nün temelinin atıldığını hatırlatarak, köprünün açılışını da 2023’te, Cumhuriyetin kuruluşunun 100’üncü yılından önce yapmayı planladıklarını anlattı.
Bunların Türkiye ve Türk milletine yakışan projeler olduğunu vurgulayan Yıldırım, şunları kaydetti:
“Tarımsal milli geliri 36 milyar olan Türkiye’nin bugün tarımdan elde ettiği gelir 158 milyara yükseldi. Çiftçilerimize verilen destekler 2 milyarın altındayken bugün 13 milyara yükseldi. AK Parti hükümetleriyle birlikte ekonomiye güven, istikrar geldi. Eski Türkiye nerede, bugünün Türkiyesi nerede? Bugünün Türkiyesinde istikrar, güven, terörle etkin mücadele var. Geleceğe beslenen umutlar var. Biz halkımızın ‘Lafa bakılmaz ayinesi iştir kişinin” sözüne ne kadar vakıf olduğunu biliyoruz. Biz laf üstüne laf değil, taş üstüne taş koyarak bugünlere geldik. Halkımız, milletimiz için çalıştık, çabaladık.”
160 KİLOMETRE BÖLÜNMÜŞ YOL YAPTIK
AK Parti iktidarında Bilecik’e yapılan hizmetleri anlatan Yıldırım, şehre 15 yılda 9 milyar yatırım yaptıklarını söyledi.
Bilecik’in 2002’deki ihracatı 13 milyon dolarken bugün 80 milyon dolara ulaştığını belirten Yıldırım, şehre 12 okul, 460 yeni derslik kazandırdıklarını, 5,5 milyon kitabı öğrencilere ücretsiz dağıttıklarını, 2 bin 400 konut, hastaneler, bölünmüş yollar, tüneller yaptıklarını, 2007’de kurdukları Şeyh Edebali Üniversitesi’nde bugün 18 bin öğrencinin okuduğunu kaydetti.
“Yolları böleriz de Türkiye’yi böldürtmeyiz.” diyen Yıldırım, 2002’ye kadar Bilecik’te 13 kilometre bölünmüş yol olduğunu, bunu 160 kilometreye çıkardıklarını ifade etti.
Bilecik’i Ankara-Konya ve İstanbul’a hızlı trenle bağladıklarını söyleyen Yıldırım, son 15 yılda yaptıkları sulama projeleriyle 86 bin dönüm araziyi suyla buluşturduklarını, 7 baraj, 20 taşkın koruma tesisi yaptıklarını, doğalgaz konforunun şehre geldiğini anlattı.
KİRLİ OYUNLAR İÇİNDELER
Yıldırım, hükümetleri döneminde Bilecik’e toplam 206 milyon lira tarım desteği verdiklerini belirterek, Bilecik’te 2002’de bin 279 kişinin çalıştığı, bir organize sanayi bölgesi varken bugün 6 organize sanayi bölgesinde 26 bin kişinin çalıştığını söyledi.
Bozüyük Adalet Sarayı’nı ve gençlik merkezinin yapımını tamamladıklarını, 250 yataklı hastanenin yakında biteceğini ifade eden Yıldırım, yapımı süren Bursa-Bilecik hızlı treni ile iki şehir arasının 45 dakikaya düşeceğini kaydetti.
Yıldırım, Bozüyük’te bir lojistik merkez, 10 baraj ve sulama tesisleri yaptıklarını anlatarak, bir sanayi bölgesi daha kurduklarını belirtti.
Halk oylaması için sandığa gidileceğini hatırlatan Yıldırım, şunları kaydetti:
“İnanıyorum ki 16 Nisan’da Bilecik geçmişin köhne zihniyetini sandığa gömecek ve sandıkta ‘evet’ oylarıyla rekor yazacak, tarih yazacak. Benim, milletimizin, ülkemizin istikrarına, umuduna Bilecik’in sahip çıkıcağına zerre kadar tereddütüm yok. Ancak demokrasiye, siyasete, milli iradeye ihanet edenleri aman unutmayın. Onlar her zaman yaptıkları gibi yine kirli oyunlar, ittifaklar içindeler. Kim bu anayasa değişikliğine karşı çıkıyor? PKK karşı çıkıyor, Türkiye’nin yıllardır başını ağrıtan terör örgütü PKK karşı çıkıyor. Onun kölesi olmuş HDP, o da karşı çıkıyor. Başka kim? FETÖ. 15 Temmuz’da bu millete acı çektiren, bu milletin istiklaline, demokrasisine ve geleceğine plan kuran, tezgah kuran FETÖ de karşı çıkıyor, kol kola girmişler ‘hayır’ kampanyası yapıyorlar.”
Yıldırım, Kandil’den “Eğer ‘evet’ çıkarsa biz biteriz” açıklamaları geldiğini, halk oylamasından “evet” çıkacağını ve terörün bitirileceğini ifade etti.
Pensilvanya’daki terörist başının da sürekli şifreli mesajlarla “Tekrar darbe yapacağız, Tekrar Türkiye’yi karıştıracağız” dediğini söyleyen Yıldırım, alandakilere “Demek ki 15 Temmuz’dan bunlar dersini almadı, şimdi 16 Nisan’da yeni bir ders verelim mi bunlara?” diye sordu.
Artık Türkiye’nin terör örgütleriyle kaybedecek vakti olmadığına işaret eden Yıldırım, Avrupa’daki bazı ülkelerin de anayasa değişikliğine karşı çıktığını hatırlattı. “Size ne? Bu işin kararını Bilecik verir.” diyen Yıldırım, bu ülkelerin işi gücü bırakarak bir de Türkçe gazete bastıklarını, anayasa değişikliğine onların değil, milletin oy vereceğini vurguladı.
Başbakan Yıldırım, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun kahvehanelere gittiğinde “Evet verirseniz kahvehaneler kapanacak.”, minibüs duraklarına uğradığında “Evet çıkarsa minibüs hatlarınız iptal olacak.”, muhtarlarla bir araya geldiğinde de “Eğer 16 Nisan ‘evet’le sonuçlanırsa bilin ki muhtarlıklar kapanacak.” dediğini kaydetti.
Alandakilere “İnanıyor musunuz?” diye soran Yıldırım, şöyle devam etti:
“Sen çocuk mu kandırıyorsun? Kardeşim artık yalanlar aldı başını gitti. Biz 14 senede 350 kilometre tünel yaptık, bunların yalanlarını uç uca koy 350 kilometreyi geçiyor. Her gün bir yalan, her gün bir iftira, her gün bir kafa karışıklığı. Bırakın kardeşim, milleti rahat bırakın. Hızlarını alamadılar. Ne dediler en son ’15 Temmuz tiyatro’,’15 Temmuz kontrollü darbe’. Bu ülkenin Cumhurbaşkanına ateş edilirken sen neredeydin? Bu milletin evlatları bayrak elde meydanlardayken sen neredeydin? İstediğini söylersen istemediğini işitirsin. Bunu bilmen lazım.”
MODERN TÜRKİYE’NİN ANAYASASI YAPILIYOR, SEN DE GEL
Kılıçdaroğlu’nun 18 yaşındakilere seçilme hakkı verilmesine ilişkin eleştirilerini de hatırlatan Yıldırım, Kılıçdaroğlu’nun 9,5 milyon gence siyaseti çok gördüğünü söyledi.
Gençlerin 15 Temmuz’da meydanlarda olduğunu, bayrağı indirmediğini ve o gece şehitler verdiğini anımsatan Yıldırım, CHP’nin parti tüzüğünde “genç kontenjanı”nın bulunduğunu aktardı.
CHP’li bir milletvekilinin de TBMM’ye “seçilme yaşı 18 olsun” diye kanun teklifi verdiğini belirten Yıldırım, “Bunların ne konuştuğu, ne yaptığı belli değil. Dağıtmışlar bunlar. Şanzıman dağılmış, araba yürümüyor 82 model. Orada kalmışlar. Halbuki kaymak gibi bölünmüş yollar var. Bırak artık 82 model darbe anayasasını, modern Türkiye’nin anayasası yapılıyor, sen de gel sen de katıl.” diye konuştu.
Yıldırım, MHP ile “Önce memleketim ve milletim, sonra partim” diyerek bu yola çıktıklarını anlatarak, “Siz düşünüyor musunuz ki PKK’nın, FETÖ’nün, Türkiye düşmanlarının ‘hayır’ dediği yerde milliyetçi ve ülkücü kardeşlerimiz onlarla beraber hareket edecek? Bu milliyetçilere hakarettir. Milliyetçiler, AK Parti, bu memleketi seven hangi partiden olursa olsun Türkiye’nin geleceğini aydınlatacak, Türkiye’de darbeler devrini artık sonlandıracak bu büyük reforma pazar günü hep birlikte ‘evet’ diyeceğiz. İçeride ve dışarıda düşmanlarımıza gereken dersi, gereken cevabı vereceğiz.” değerlendirmesinde bulundu.
Meydandakilere halk oylamasına iki gün kaldığını ve çalışmaya devam etmeleri gerektiğini söyleyen Yıldırım, “Pazar günü bu zafer sizin zaferiniz olacak.” ifadelerini kullandı.
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Binali Yıldırım, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi Halk Oylaması süreci kapsamında Kütahya Zafer Meydanı’nda düzenlenen mitingde halka hitap etti.
Osmanlı Beyliği’nin kurucusu Ertuğrul Gazi’nin annesi Hayme Ana’nın “Oğul boyundan soyundan olsun olmasın insana adil davran. Yüreğinden inancı, ağzından duayı, davranışından ahlakı eksik etme. Beylik dermekle ağalık vermekledir. Sofranı ve keseni yoksullara açık tut” sözlerini anımsatarak konuşmasına başlayan Yıldırım, bu öğretinin başlarının tacı olduğunu söyledi.
AK Parti hareketinin 15 yıldır hakkı hakim kılmak ve adaleti tesis etmek için mücadele ettiğini dile getiren Yıldırım, “Yüreğimizde millet sevdası, arkamızda sizlerin duası hiç ama hiç eksik olmadı. Milletle beraber Türkiye’yi büyüttük. Kazanımları hakça dağıttık.” diye konuştu.
Kütahyalılara Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın selamını getirdiğini belirten Yıldırım, şöyle devam etti:
“Biz bu topraklara aşkla bağlıyız. İşimiz hizmet, gücümüz millet. Biz gençlerimiz geleceğe umutla baksınlar diye siyaset yapıyoruz. Annelerimizin gözlerindeki umut çoğalsın diye siyasetteyiz. Evlerimiz, obalarımız, ocaklarımız, şehirlerimiz mamur olsun diye siyasetteyiz. Türkiye’yi dünyanın en güçlü ülkeleri arasına taşımak için siyasetteyiz. Devletimizi, milletle birlikte güçlendirmek için siyasetteyiz. Hizmet ve eser siyaseti yapıyoruz. Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz. Demokrasimizi, hukuk devletimizi, ülkemizi yüceltmek için siyaset yapıyoruz. Laf üstüne laf değil, taş üstüne taş koyuyoruz.”
15 TEMMUZ BU MİLLETİN DESTAN YAZDIĞI GECEDİR
Halka hizmeti Hakk’a hizmet olarak gördüklerini vurgulayan Yıldırım, şunları söyledi:
“İktidara geldiğimiz ilk günden bu tarafa sessiz devrimler yaptık. Hayal edilemeyenleri gerçeğe dönüştürdük. Allah’a şükürler olsun ki her açıdan çok daha güçlü bir Türkiye inşa ettik. Ekmeğimizi büyüttük, aşımızı çoğalttık, 15 yılda 8 milyon vatandaşımıza iş ve aş sağladık. Ülkenin üzerindeki kara bulutları birer birer dağıttık. Allah bize o geçmiş kötü günleri göstermesin. İstikrarsızlığı bu millete bir daha yaşatmasın. Bu milleti bir daha IMF kapılarına gitmeye mecbur bırakmasın. Zayıf iktidarlar döneminde neler kaybettiğini siz iyi biliyorsunuz. 70’li yıllar, 90’lı yıllar Türkiye’nin kayıp yılları oldu. O yıllarda Türkiye, doğru dürüst karar alamadı, Bakanlar Kurulu’nu bile toplayamadı. Devlet bütçesi açıklar verdi, hazinemiz tam takır hale geldi, kamu hizmetleri yetersiz kaldı. Onların uçurumun kenarına getirdiği Türkiye’yi milletimizle ele ele vererek düzlüğe çıkarttık. Onların itibarını zedelediği Türkiye’ye yeniden itibar kazandırdık. Bütün bunları önümüze çıkan engelleri aşa aşa yaptık, sizinle yaptık. En sonunda 15 Temmuz’da yaptık. 15 Temmuz bu milletin destan yazdığı gecedir.”
Yıldırım, FETÖ’nün darbe girişiminde bulunduğu 15 Temmuz akşamı Kütahyalıların Türk bayraklarıyla Zafer Meydanı’na koştuğunu anımsatarak şunları kaydetti:
“Kütahya darbecilere geçit vermedi. Bayrak inmedi, ezanlar dinmedi. Bayrağımıza, demokrasimize, ülkemize sahip çıktınız. Siyasetçilerin görevi, ülkesine hizmet etmektir. Hizmet edene de destek olmaktır. İki gün sonra önünüze gelen anayasa değişikliğine ‘hayır’ diyenler, geçmişte memleketin yararına her yatırıma da ‘hayır’ dediler. Biz onları biliriz. Onlar sadece engellemek için varlar çünkü onların siyasetten anladıkları bu. ‘AK Parti hizmet yapmasın, bu ülke ilerlemesin, bu milletin gönlünü fethetmesin.’ diye çalışıyorlar. Onların işi yapmak değil, yapılanı engellemek. Üretmek için değil, ürettirmemek için çalıştılar. Milletin de onlardan bir umudu ve beklentisi yok.”
Yıldırım, Kütahya’nın, sandık önüne geldiği zamanlarda milletin adamlarının yanında saf tuttuğunu, 2007 referandumunda yüzde 81 “evet” dediğini anımsattı.
Başbakan Yıldırım, “Şimdi Kütahya, pazar günü yeni bir destan yazmaya hazır mı? Maşallah, Kütahya işi bitirmiş, Kütahya her zaman bizim yüzümüzü ak etti. Siz berabersiniz, bizimle birliktesiniz ya gerisi önemli değil, bu bize yeter, millet bize yeter. Milletle beraber yürüyeceğiz, ülkemizi çok daha ileri noktalara taşıyacağız inşallah.” diye konuştu.
“Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz” ifadesini kullanan Yıldırım, yaptıklarının ortada olduğunu belirterek, Zafer Havaalanı’nı yapacaklarına söz verdiklerini ve bu sözü yerine getirdiklerini hatırlattı.
KANDİL’İNİZ SÖNECEK, FETO DA HESABINI VERECEK
Kütahya’ya son yapılan yatırım ve destekler hakkında da bilgi veren Yıldırım, Kütahya’nın 2002 yılında 43 milyon dolar olan ihracatının, bugün 185 milyon dolara çıktığını, böylece Kütahya’nın gelişip, büyüdüğünü ifade etti.
Yıldırım, Kütahya’ya 2 bin derslik, 8 bin konut, 50 spor tesisi yaptıklarını dile getirerek, son 15 yılda Dumlupınar Üniversitesine de 8 fakülte, 2 enstitü, 3 yüksekokul, 6 meslek yüksek okulu açtıklarını, üniversitenin 23 bin olan öğrenci sayısının 2 kattan fazla artarak, 58 bin öğrenciye ulaştığını bildirdi.
Yurt kapasitesini 2 bin 800’den 8 bin 600’e çıkardıklarını, bu sayıyı 10 bine çıkaracaklarını bildiren Yıldırım, bazı ilçe hastanelerini hizmete aldıklarını, bazılarının da yapımının devam ettiğini söyledi.
Başbakan Yıldırım, 2002’de 23 kilometre olan bölünmüş yolun da kendi dönemlerinde 300 kilometreye çıkarıldığını belirterek, “Yolları böldük hayatları birleştirdik, yolları böldük milleti birleştirdik, yolları böldük gönülleri birleştirdik. Şu ay yıldızlı kurban olduğum bayrağı bir görelim, yolları böleriz de Türkiye’yi böldürtmeyiz buradan ilan ediyorum. Alçaklar, PKK, Feto kol kola girmiş ‘hayır’ diye kendilerini parçalıyorlar. Amaçları Türkiye terörle mücadelede başarılı olmasın. ‘Aman ‘hayır’ için çalışın ‘evet’ çıkarsa biz biteriz’ diyorlar. Kütahya ne diyor? Evet çıkacak siz de biteceksiniz, Kandil’iniz sönecek, Feto da hesabını verecek.” diye konuştu.
10 BİN 600 ÇALIŞANI VAR
Bazı ilçe yollarını da bölünmüş hale getirdiklerini ve Zafer Havaalanı’nı da hizmete aldıklarını anlatan Yıldırım, yolcu sayısının 87 bine ulaştığını ancak Kütahya, Uşak ve Afyonkarahisar’a hizmet veren bir havaalanı için bu sayının düşük olduğunu ifade etti. Yolcu sayısının artması gerektiğine işaret eden Yıldırım, “Bu konuda gereken neyse hep beraber yapacağız. Bu havalimanını çok daha etkin hale getirmemiz Kütahya’nın turizmi için, ekonomisi için olmazsa olmaz.” dedi.
Kütahya’ya 11 baraj, 4 gölet yaptıklarını ve 71 bin dönüm araziyi suyla buluşturduklarını belirten Yıldırım, Kütahya’ya doğalgazı getirdiklerini, Çavdarhisar’a bu yıl, Simav ve Hisarcık’a da önümüzdeki yıl doğalgazın getirileceğini bildirdi.
Başbakan Yıldırım, “Hükümetlerimiz döneminde Kütahya’da 232 milyon hayvancılık desteği olmak üzere toplam 720 milyon tarım ve hayvancılık desteği verdik. 2002 yılında Kütahya’da bir OSB’de de 600 kişi çalışırken, bugün Kütahya’nın 5 tane organize sanayi bölgesi var ve 10 bin 600 çalışanı var. 600 nere 10 bin 600 nere?” diye konuştu.
Tavşanlı, Emet ve Gediz adalet saraylarını tamamlayarak hizmete aldıklarını söyleyen Yıldırım, “Kütahya’ya devam eden hizmetlerimiz, müjdelerimiz var. Kütahya’ya 600 yataklı bir şehir hastanesi yapıyoruz, hayırlı, uğurlu olsun.” dedi.
Simav’a, Emet’e, Altıntaş’a ilçe hastaneleri yaptıklarını da ifade eden Yıldırım, il genelindeki yol çalışmalarının devam ettiğini belirterek, tüm yatırımların yapımında emeği geçen milletvekillerine teşekkürlerini iletti.
PAZAR GÜNÜ SON KULLANIM TARİHİ BİTİYOR
Başbakan Yıldırım, “Eskişehir-Kütahya-Afyonkarahisar-Burdur-Antalya hızlı treni yapılacak, Kütahya’dan da geçecek. 2 bin 200 yeni konut yapılıyor, 10 sulama tesisiyle 170 dönüm araziyi de suyla buluşturuyoruz. Kütahya’ya 12 baraj yapılacak.” dedi.
Kütahya Zafer Organize Sanayi Bölgesinin yapımının sürdüğü bilgisini de paylaşan Yıldırım, Emet sülfürik asit tesisinin ihale edileceğini ve bütün çalışmaların bittiğini, mekanizasyon genişletme çalışmalarına devam edildiğini, böylece kömür üretiminin artacağını kaydetti.
Yıldırım, halk oylamasında Türkiye’nin geleceği için önemli bir karar verileceğini dile getirerek, alandakilere pazar günü daha dinamik, güçlü, kalkınmış bir Kütahya için hazır olup, olmadıklarını sordu.
Türkiye’nin geleceği için bir kez daha sözün, millette olduğunu vurgulayan Yıldırım, şöyle devam etti:
“Birlikte yeni bir tarih yazacak mıyız? 16 Nisan’da inşallah büyük Türkiye için açılan kapıdan birlikte geçeceğiz. Bu ülkenin en büyük gücü millettir, sizsiniz. Milletin basireti bugüne kadar hep doğruyu gördü, hep doğruyu buldu. İnşallah bu sefer de aynısı olacak. Milli iradeye, millete saygısı olmayanların, mevcudu korumak için kendini parçalayanların pazar günü son kullanım tarihi bitiyor. Darbeci anlayışla hazırlanan bu 82 model anayasayı değiştirecek mi Kütahya? Türkiye’nin aydınlık yarınlarına ‘evet’ mührü basmaya hazır mı Kütahya?”
DARBE ANAYASASININ KALINTILARINI TEMİZLEMEYE HAZIR MISINIZ?
Başbakan Yıldırım, Türkiye’nin önünü açacak bir sistemin geleceğine işaret ederek, darbeci ve vesayetçi zihniyetin bu memlekete hep zararı olduğunu söyledi.
Türkiye’nin, muasır medeniyetler seviyesine giden aydınlık yarınlarını 16 Nisan Pazar günü açmaya hazırlandığına dikkati çeken Yıldırım, “Şimdi değişim vakti. Artık istikrarla işimize, aşımıza, huzurumuza, geleceğimize bakacağız. Zayıf iktidar dönemleri bitecek. Artık iktidarın sahibi siz olacaksınız, sandıkta seçeceksiniz, güven oyunu sandıkta vereceksiniz, 5 yıl boyunca size hizmet edecek. Bir daha darbe tehditleri, kapatma davası, 15 Temmuzlar yaşanmayacak. 16 Nisan’da millet kazanacak, Türkiye kazanacak. Türkiye, daha çok demokrasiye, daha güçlü yönetime, daha bir dinamik sisteme ‘evet’ diyecek.” diye konuştu.
Yıldırım, bazılarının hala “Bu düzen sürsün, vesayet devam etsin” ifadelerini kullandıklarını, kapalı Türkiye hayali kurduklarını, 15 yıldır bu hayallerinden vazgeçmediklerini, bu kutlu yürüyüşü engellemek isteyenlerin birçok engel çıkardıklarını vurguladı.
Son denemelerinin de 15 Temmuz olduğuna dikkati çeken Yıldırım, FETÖ militanlarının millete, istiklale, istikbale saldırdığını ama milletin bu teröristlere hak ettikleri cevabı verdiğini kaydetti.
Yıldırım, alandakilere “Zaten Kütahya’nın geçmişinde, geleneğinde var, haksızlığa isyanı Kütahya’nın meşhurdur. 1946 Adnan Menderes, demokrasi şehidi, Kütahya milletvekili oldu. O, demokrasi şehidi başbakan, 27 Mayıs darbesinden sonra Kütahya’da tutuklandı. Kütahya bu zulme cevabını, bu cuntacıların anayasasına ‘hayır’ diyerek vermişti. İşte Kütahya gibi mangal yürekli insanlar, 16 Nisan’da diğer bir darbe anayasasının kalıntılarını temizlemeye hazır mısınız?” diye seslendi.