Yıldırım, “PYD/YPG, bunlar PKK’nın uzantısı terör örgütleridir. Bir isim yıpranınca başka bir isimle ortaya çıkıyorlar. Adamlar aynı adamlar. Bunlar Türkiye’nin, bölgenin canını yakan terör örgütlerinden başkası değildir. Onun için bizim bu konuda kararlılığımız devam etmektedir. Bu unsurlar, mutlaka Fırat’ın doğusuna, geldikleri yere gidecektir. Amerika Birleşik Devletleri’nin de bu yönde ülkemize defalarca taahhüdü vardır. Bu taahhütte herhangi bir değişiklik beklemiyoruz.” dedi.
Test sürüşünün ardından açıklamalarda bulunan Yıldırım, dört istasyon arasında gayet konforlu bir sürüş gerçekleştirdiklerini söyledi.
Bundan sonra, 9 istasyonun hepsini kapsayan yolcusuz sürüşlerin en az 2,5 ay kadar süreceğini ve yılbaşında Ankaralıların, Keçiörenlilerin yıllardan beri beklediği metroya kavuşacağını vurgulayan Yıldırım, böylece şehir içindeki trafiğin toplu taşımayla biraz daha rahatlayacağını belirtti.
Başbakan Yıldırım, bu projenin son olmayacağına işaret ederek, şöyle konuştu:
“Bazıları bir yerlerde fitne odakları oluşturmaya ve milleti bölmeye çalışırken, millet içine mikrop gibi girerek milletimize, ordumuza, polisimize hainlik yapmaya çalışırken, bizler de belediyeler ve hükümetler olarak ülkemizi muasır medeniyetler seviyesine ulaştıracak, vatandaşlarımızın hayatını kolaylaştıracak projeleri hizmete alıyoruz. Dünyanın en büyük projelerini artık Türkiye yapıyor. Dünyada küresel kriz nedeniyle yaprak kımıldamazken bu yıl içinde çok büyük projelere imza atıyoruz. Bütün bunları yaparken bir de milletimize kumpas kurmaya çalışan FETÖ örgütü ile bölücü terör örgütüyle mücadele ediyoruz. Yetmez, DEAŞ, PYD ve YPG ile de ülkemizin güney sınırını tehdit eden şer odaklarıyla da Silahlı Kuvvetlerimiz… Fırat Kalkanı Harekatı ile bölgeye huzur, barış ve kardeşlik getirmeye devam ediyoruz.”
Yıldırım, çalışmaların Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde hız kesmeden devam edeceğini, milletin huzurunu, kardeşliğini koruyacaklarını, hem de milletin arzu ettiği hizmetleri birer birer hayata geçirdiklerini belirterek, Keçiören Metrosu projesinde emeği geçenlere teşekkür etti.
FIRAT KALKANI HAREKATI
Bir gazetecinin Fırat Kalkanı Harekatı’na ilişkin sorusu üzerine Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Fırat Kalkanı Harekatı’nın iki tane önemli hedefi var. Bir tanesi güney sınırlarımızda güvenliği sağlamak. İkincisi bir süreden beri Suriye’de devam eden iç savaş nedeniyle DEAŞ, PYD ve YPG unsurları, terör örgütleri roket atıyorlar Kilis’e, Karkamış’a, Gaziantep’e. Bugüne kadar 21 vatandaşımız hayatını kaybetti. Bu istikrarsızlığın daha fazla sürmesine rıza gösteremezdik. Güney sınırlarımızı emniyet altına almak, orada yaşayan vatandaşlarımızın can ve mal güvenliğini sağlamak üzere Karkamış’tan başlayarak Cerablus bölgesinde Özgür Suriye Ordusu’nun faaliyetlerine destek vermek amacıyla bir takım silahlı kuvvet unsurlarımız oraya geçtiler. Terör unsurları tamamen ortadan kaldırılıncaya, sınırlarımıza, topraklarımıza ve vatandaşlarımıza yönelik tehditler tamamen bitinceye kadar faaliyetler devam edecek.”
METRONUN MALİYETİ 330 MİLYON DOLAR
Başbakan Yıldırım, Keçiören Metrosu’nun maliyetiyle ilgili soru üzerine, proje için Ankara Büyükşehir Belediyesi ve Ulaştırma Bakanlığının 330 milyon dolar harcadığını aktardı.
Projenin uzun sürmesiyle ilgili Yıldırım, “Doğru uzun sürdü. Bunun sebepleri çok olabilir ama en en önemlisi bir inşaat devralındı Büyükşehir Belediyesinden. Ondan sonra yüklenicilerle tekrar anlaşma sağlanması ve bazı işlerin yeniden ihale edilmesi zaman aldı. Nihayet, geç olsun ama güç olmasın, tamamlanma aşamasına geldi.” diye konuştu.
ADLİ YIL AÇILIŞ TÖRENİ
Başbakan Yıldırım, “CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve Barolar Birliği Metin Feyzioğlu Beştepe’deki adli yıl açılışına katılmama kararı aldığını açıkladılar. Bu kararı nasıl değerlendiriyorsunuz? Sizin katılmaları yönünde bir çağrınız olacak mı?” sorusuna şu, yanıtı verdi:
“Tabii ki katılmalarını arzu ederiz. Bir süre önce hem Sayın Kılıçdaroğlu hem de Barolar Birliği Başkanı Beştepe Külliyesi’ne gittiler, oraya yabancı değiller. Şimdi ne değişti de kısa sürede böyle bir karara vardılar, bunu anlamakta zorlanıyoruz. AK Parti Genel Başkanı olarak 15 Temmuz ve 7 Ağustos ruhunun yaşatılması için elimizden gelen gayreti göstereceğiz. Kardeşlik, birlik ve beraberliğe özen göstereceğiz. Bu birlik havasını devam ettirmek için elimizden geleni yapacağız. Hem Sayın Kılıçdaroğlu’na hem de Barolar Birliği Başkanı’na özellikle buradan bir kez daha davette bulunuyorum. Bir otel salonunda yapmak yerine devletin en prestijli mekanlarından bir tanesinde yapmak çok daha akıllıca, çok daha doğru bir karardır diye düşünüyorum. Beştepe, milletin yeridir. Kimsenin şahsi tasarrufunda olan bir yer değildir. Dolayısıyla milletin işleri de orada pekala en iyi şekilde yerine getirilebilir.
Cumhurbaşkanımızın bu toplantıya katılması şüphesiz Türkiye’de hukuk devleti ve onun getirdiği gelişmeyi gösteren ayrı bir şeydir. Cumhurbaşkanı anayasada tarafsızdır ve Cumhurbaşkanı, yüksek mahkeme üyelerinin atamalarını yapıyor. Yani böyle bir konumu olduğu halde cumhurbaşkanının bu tip toplantılara katılması, yargı bağımsızlığına ve hukuk devletine vurgu yapmasının çok doğal bir şey olduğunu herkesin görmesi ve kabul etmesi lazım.”
BU UNSURLAR, MUTLAKA FIRAT’IN DOĞUSUNA GİDECEKTİR
“PYD’nin Fırat’ın doğusuna çekilmesi yönünden ABD ile mutabakat sağlanmıştı. Bu konuda farklı açıklamalar geliyor. Bölgede uygulamada bir sıkıntı mı var?” sorusu üzerine de Yıldırım, şunları kaydetti: “PYD/YPG bunlar PKK’nın uzantısı terör örgütleridir. Bir isim yıpranınca başka bir isimle ortaya çıkıyorlar. Adamlar aynı adamlar. Bunlar Türkiye’nin, bölgenin canını yakan terör örgütlerinden başkası değildir. Onun için bizim bu konuda kararlılığımız devam etmektedir. Bu unsurlar, mutlaka Fırat’ın doğusuna, geldikleri yere gidecektir. Amerika Birleşik Devletleri’nin de bu yönde ülkemize defalarca taahhüdü vardır. Bu taahhütte herhangi bir değişiklik beklemiyoruz.”
Başbakan Yıldırım, daha sonra Keçiören Belediyesini ziyaret etti.