AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Binali Yıldırım, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi Halk Oylaması süreci kapsamında Batman Adalet Caddesi’nde düzenlenen mitingde halka hitap etti.
Başbakan Yıldırım, yeni bir dönemin başladığını, yeni sayfa açıldığını, daha güçlü Türkiye, demokrasi, ekonomi ve kalkınma için Batman’da, vatandaşların huzurunda olduğunu belirtti.
Türkiye’yi doğudan batıya, kuzeyden güneye karış karış dolaştığını dile getiren Yıldırım, Tunceli’nin ardından Batman’a geldiğini, Batman’a hizmet etmenin kendisini gururlandırdığını, onurlandırdığını ifade etti.
“Batmanlıların yüreğindeki sevgi, buradaki petrol yataklarından daha fazladır.” diyen Yıldırım, Batman’ın, Türkiye’nin dönüm noktalarında tercihini her zaman “evet”ten yana kullandığını, 2007’deki cumhurbaşkanlığı halk oylamasında Batman’ın yüzde 96 ile “evet” dediğini hatırlattı.
“Şimdi Batman hazır mı? 16 Nisan’da yeni bir rekor yazmaya hazır mısınız?” diye soran Yıldırım’a, alandaki vatandaşlar “evet” karşılığını verdi.
Demokrasiden korkanlara en güzel cevabı Batmanlıların verdiğini söyleyen Yıldırım, şöyle devam etti:
“Sizler, 15 Temmuz’un nöbetçisi, 16 Nisan’ın evetçisisiniz. Biz birlikte Türkiye’yiz. Kürt, Türk, Arap, Alevi, Sünni değil miyiz hep bir kardeş. Bizi yakar, bizim ateş. O halde söndürmektir çaresi. Hepimiz bu ülkenin sahibiyiz, her vatandaşımız başımızın tacıdır. Türkiye’de hiç kimseyi dışlamadan, hiçbir vatandaşımızı ayrıştırmadan hizmet ediyoruz. AK Parti’nin şiarı budur. AK Parti’nin lideri, Cumhurbaşkanımız, adam gibi adam Recep Tayyip Erdoğan’ın şiarı budur. Size Cumhurbaşkanımızın selamını getirdim.”
AYRIMCILIK YAPAN BİZİM SAFLARIMIZDA KENDİNE YER BULAMAZ
Tek bir vatandaşın gönlünün kırılmasına, hakkının zayi olmasına izin veremeyeceklerinin altını çizen Yıldırım, “Bu ülkenin hiçbir evladını, tek bir insanımızı, terör örgütlerine, cinayet şebekelerine asla feda etmeyeceğiz. Herkes, her vatandaşımız, meşru siyasetle kendini özgürce ifade edecek. Ayrımcılık yapan bizim saflarımızda kendine yer bulamaz.” diye konuştu.
Mutlu, özgür, barış içinde bir Türkiye’ye, gençlerle el ele gönül gönüle yürüyeceklerini dile getiren Yıldırım, ”Her zaman yüzünüz ak, bahtınız açık olsun. Rabbim kardeşliğimizi, birliğimizi daim eylesin.” dedi.
BATMAN ÇOK ACI YAŞADI
Türkiye’nin, artık bütün ağırlıklarını üstünden atacağını, 16 Nisan’dan sonra koşar adımlarla 2023, Cumhuriyetin 100. yılı hedeflerine ulaşacaklarını vurgulayan Yıldırım, şunları söyledi:
“Türkiye’de geçmişte neler olduğunu siz iyi biliyorsunuz. Batman çok acı yaşadı. Geçmişte büyük acılara şahit oldu. Eski Türkiye’de yasaklar vardı. Dil yasaktı. Ana sütü gibi helal o dil yasaktı, Kürtçe yasaktı ama şimdi ‘eri, hezar car eri (evet, bin defa evet).’ Türküler, şarkılar, anaların kendi yavrularıyla konuşması yasaktı. Kitaplar, harfler yasaktı. Yol kontrolleriyle boşaltılmış köylerle maalesef ıssızdı bu topraklar. Sokakta, okulda, devlet dairelerinde vatandaşa dayatılan anlamsız kurallar vardı. Üniversitelerimizde başörtü yasağı, fırsat eşitsizliği, yoksulluk, adaletsizlik vardı. Darbeler vardı. 12 Mart, 12 Eylül, 28 Şubat, 27 Nisan, millet iradesine karşı darbeler yapıldı.”
Dersim’de, Sivas’ta, Maraş’ta, Gezi olaylarında, 17-25 Aralık’ta bu ülkenin birliğine, kardeşliğine operasyonların gerçekleştiğini hatırlatan Yıldırım, şunları kaydetti:
“15 Temmuz’da FETÖ’cü hainler 250 can aldı. Türkiye, bütün acıları yaşadı. Bu badirelerden geçerek gençler, bugünlere geldik. AK Parti olarak iktidara geldiğimiz andan bugüne kadar bir daha bu olayların yaşanmaması için yola çıktık. 15 yıl boyunca milletle gençlerle el ele gönül gönüle bu acıların sona ermesi için mücadele ettik. 80 milyonun kardeşliğini daha da sağlamlaştırmak için mücadele verdik. Geçmiş Türkiye ile gelecek Türkiye arasındaki farkı düşünmenizi istiyorum.
Şiddet yoluyla milleti esir almaya çalışanların halini düşünün. Kan ve gözyaşından beslenen, yoksulluğu istismar eden terör örgütünü düşünün. ‘Hayır’ cephesinde, şer odaklarıyla el ele verenleri, görün artık. Bunların dayanışması ne için, hangi oyunun peşindeler? Bunu sorgulamanızı istiyorum. Bunlar Türkiye’yi, o eski günlere götürmek için çete kardeşliği yapıyorlar. Bunlar tıpkı 12 Eylül’de olduğu gibi bugün bir kez daha yan yana kafa kafaya geldiler. Kurulan tezgahı Batman görür mü? Buradan bu şer odaklarına sesleniyorum, halkın iradesine ipotek koyamazsınız. İşte Batman burada. Ayyıldızlı bayraklar da size en güzel cevabı veriyor.”
16 Nisan’da çetelerle terör örgütleriyle mücadelede yeni bir dönemin başlayacağını ifade eden Başbakan Yıldırım, güçlü, demokratik Türkiye’nin kapılarının sonuna kadar açılacağını belirtti. Alandakilere, “Terörle çetelerle bölücülerle PKK ile mücadelede yanımızda mısınız? Bu oyunu bozacak bu tezgahı alt üst edecek miyiz?” diye soran Yıldırım, aldığı “Evet” yanıtına, “Allah sizden razı olsun” karşılığını verdi.
Geçmişte il yapılan Batman’a sadece bir plaka numarası verildiğini, hizmetin getirilmediğini vurgulayan Yıldırım, “Neden? Çünkü onlar Ankara’da demokrasiyi geciktirme oyunları kurarken Gercüş’ün, Hasankeyf’in geleceği onları çok ilgilendirmedi. Onlar Ankara’da hukuk terazisine taş koyarken Batman’daki vatandaşı hissetmediler” diye konuştu.
Yıldırım, AK Parti’nin ise Batman’ı Türkiye’nin geleceğine hazırlanması, Batmanlıların yüzünün gülmesi için çalıştığını belirterek, şunları söyledi:
“Sizler 7 Haziran’da HDP’ye bir şans verdiniz, dediniz ki ‘Artık çözüm olsun, kardeşlik olsun’ ama onlar bu şansı kullanamadılar. Kandil’in emrine girdiler çukurlar, hendekler kazdılar, geleceğimizi, gençlerin geleceğini kararttılar. PKK terör örgütünün, Kandil’in Batman, bölge, Kürtler gibi bir sorunu yok ancak Batman’ın da Diyarbakır’ın da bölgede yaşayan bütün Kürt kardeşlerimizin de PKK gibi bir sorunu var.”
AY YILDIZLI BAYRAĞIMIZLA GURUR DUYUN
Alandakilere “Bu sorunu gündemden çıkarmaya hazır mı Batman? Bunları aramızdan defetmeye var mısınız?” diye soran Yıldırım’a alandakiler bir ağızdan “Evet” yanıtını verdi. Bunun üzerine Başbakan Yıldırım, şunları kaydetti:
“Buradan söylüyorum Kürtlüğünüzle Araplığınızla Türklüğünüzle iftihar edin, gurur duyun ama bir şeyle daha gurur duyun, ay yıldızlı bayrağımızla gurur duyun, Türkiye Cumhuriyeti ile devletimizle gurur duyun. Çünkü kaderimiz, tasamız, geleceğimiz birdir bizim. Bizim siyasetimiz çözümsüzlüğü dayatan çamur, çukur siyaseti değil. Biz eser, hizmet siyaseti yapıyoruz.”
Bakanlığı döneminde geldiği Batman’da havaalanının kötü halini çok iyi hatırladığını ifade eden Yıldırım, kente en güzel havalimanlarından birini yaptıklarını belirtti. Çevre yolunun kötü durumunu da anımsatan Yıldırım, “Yaptırmamak için bu çukurcu, hendekçi belediyeler ne kadar engel çıkardılar. Ama artık onlar yok. Görüyorsunuz, Batman pırıl pırıl oluyor” diye konuştu.
Kente yapılan yatırımlara ilişkin de bilgi veren Binali Yıldırım, Batman barajını, Sol Sahil Sulaması’nı tamamladıklarını, Sağ Sahil Sulaması’nın da yapıldığını, 2045’e kadar Batman’ın içme-kullanma suyu problemini çözeceklerini söyledi.
Kentte 300 yataklı kadın doğum ve çocuk hastanesini kazandıracaklarını, 135 kilometrelik Batman-Bitlis karayolunun da bitirmek üzere olduklarını dile getiren Yıldırım, 933 konut daha yaptıklarını, Dicle Nehri’ne kurulan Türkiye’nin ikinci büyük barajı Ilısu’nun biteceğini, Hasankeyf’in yeniden yapıldığını kaydetti.
Yıldırım, 15 bin kişilik bir stadyumu Batman’a kazandıracaklarını, İluh Deresi’ni ıslah edeceklerini, etrafını da Batman’ın en güzel mesire alanı haline getireceklerini ifade etti.
Batman’da yapılacak kentsel dönüşüm çalışmasıyla kentin daha da güzelleşeceğini, Esentepe Projesi’ni de başlatacaklarını vurgulayan Yıldırım, Batman’ı cazibe merkezi yapacaklarını, bu güne kadar 1 milyar 200 milyon liralık yatırım için müracaat olduğunu anlattı.
SİYASET SANDIKTA YAPILIR, MİLLETİN ARASINDA YAPILIR
Yıldırım, PKK’nın ve FETÖ’nün Türkiye’nin birliğini, dirliğini, kardeşliğini asla bozamayacağını belirtti. Siyasete siyaset mühendislerinin değil, milletin karar, istikamet verdiğini söyleyen Yıldırım, “Siyaset sandıkta yapılır, milletin arasında yapılır. Siyaset çukur kazmakla binaları yıkmakla, kırsalda çocuk, genç, ihtiyar demeden insanları gözünü kırpmadan yok etmekle olmaz. Siyaset, milletin refahı için yapılır. Molotofkokteyliyle sokakları kana bulayarak, esnafa zorla kepenk kapattırarak siyaset olmaz.” diye konuştu.
Başbakan Yıldırım, sivil, demokratik, özgürlükçü, 80 milyonun her ferdini kuşatan bir anayasayı yapma sözü verdiklerini belirterek, “İşte gün bugündür. O anayasayı siz yapacaksınız. 16 Nisan’da vereceğiniz destekle, oylarla bunun kararını vereceksiniz. Milletin yapacağı anayasadan korkanlar şimdi kol kola girdiler. FETÖ, PKK, DEAŞ hepsi ‘Hayır’ kampanyası için çalışıyor. Bunları gören Avrupa da boş durmuyor. Avrupa da onlara katıldı. İstediğiniz kadar beraber olun, ne yaparsanız yapın, bu millet bu oyunu bozar.” ifadelerini kullandı.
Batmanlılara “Sandığa gidip eser siyasetine, hizmet siyasetine ‘Evet’ diyecek miyiz?” diye soran Yıldırım, Necip Fazıl Kısakürek’in “Devler gibi eserler bırakmak için, karıncalar gibi çalışmak lazım.” sözünü hatırlattı. Yıldırım, “İşte biz karıncalar gibi çalışmaya talibiz. Ağustos böcekleri gibi CHP’nin HDP’nin yaptığı gibi lafla ömür doldurmaya gelmedik. 15 yıldır ‘Durmak yok, yola devam’ diyoruz.” şeklinde konuştu.
Batman sokaklarında dolaşan çocukların yüzü gülmeden kendilerine rahat olmadığını ifade eden Yıldırım, işsiz gençleri geleceğe hazırlamaktan da durmayacaklarını vurguladı.
Meydandakilerden samimiyetine şahit olmalarını isteyen Yıldırım, “Ben Anadolu çocuğuyum. Bu toprakların çocuğuyum. Bu toprakların çilesiyle büyüyerek geldim. Sizleri benden daha başka en iyi kimse anlayamaz. Biz milletin efendisi değil, milletin hizmetkarı olduk. Bu anlayışla Batman’ı bağrımıza basıyoruz. Batman da bizi bağrına basıyor; tıpkı Bursa, Diyarbakır, Yalova, Muş, Bingöl gibi” diye konuştu.
Batmanlıların “Doğru duvar yıkılmaz” sözünü hatırlatan Yıldırım, kendilerinin de doğru durmaya ve millete yanlış yapmamaya gayret ettiklerini belirtti.
15 yıldır doğru durdukları için vatandaşların kendilerine “Evet” diyerek, destek verdiklerini anlatan Yıldırım, bundan sonra da durmayacaklarını söyledi.
“Batman’ı aydınlık geleceğe yürüyerek değil, koşarak ulaştıralım” diyen Yıldırım, 16 Nisan’da son kararı milletin vereceğini vereceğini aktardı.
Yıldırım, modern bir Batman, gelişmiş bir Türkiye, daha ileri bir demokrasi, hukuk devleti, kalkınma için günün birlik günü olduğuna işaret ederek, “Son söz sizin, son karar da sizin. Bu ülke, bu bayrak hepimizin. Sen Batmansın büyük düşün. İstikrar sürsün Batman büyüsün, istikrar sürsün Türkiye büyüsün. 16 Nisan’da Batman’da ‘Evet’ mührünü basıyor musunuz? Mührü basarak Batman’da sandıkları patlatıyor muyuz? Sağ olun, var olun. Tek bayrak, tek millet, tek vatan, tek devlet, kararımız ‘eri’.” şeklinde konuştu.
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Binali Yıldırım, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi Halk Oylaması süreci kapsamında Tunceli DSİ İl Müdürlüğü önünde düzenlenen mitingde halka hitap etti.
Mitinge katılan vatandaşlara, “Büyük Türkiye’nin kapılarını sonuna kadar açacak mıyız? Türkiye’nin 2023 hedeflerine, aydınlık hedeflerine yürümeye hazır mıyız?” sorularını yönelten Yıldırım, vatandaşların “Evet” yanıtı üzerine, “Hızır yoldaşınız olsun” ifadesini kullandı.
Ülkede Alevi’si, Sünni’si, Türk’ü, Kürt’ü herkesin kardeş olduğunu ve ülkenin herkese yeteceğini belirten Yıldırım, şöyle konuştu:
“Vatandaşlarımızın hepsi birinci sınıftır. Türkiye’de ikinci sınıf vatandaş yok, hiçbir zaman da olmadı. Tek bir insanımızın gönlünün kırılmasına, halkının zayi olmasına asla izin vermedik, bundan sonra da vermeyeceğiz. Geçmişte birçok haksızlıklar, birçok yanlışlar oldu, bunu biliyoruz. Bu topraklar en iyi bilendir. Dersim olaylarının bu topraklarda yaşayan insanlara ne kadar büyük acılar yaşattığını biz bilemeyiz ama bizim dedelerimiz yaşadı, bizim büyüklerimiz yaşadı. Biz diyoruz ki ‘bizden sonrakiler yaşamasın.’ O günün tek parti yönetimi Cumhuriyet Halk Partisi, ‘Dersim bir çıban başıdır’ dedi. Bütün buradaki vatandaşlarımızı yok ettiler, acımasızca üzerilerine bombalar yağdırdılar, yaşlarını büyütüp idam ettiler. Şimdi o günlerle yüzleşmek için ‘Gelin bu ayıbı kaldıralım, geçmişin acılarını saralım’ diye ana muhalefet partisine, onun Genel Başkanına, Kemal Kılıçdaroğlu’na ‘Bir öz eleştiri yap, Dersim’i, Dersim’de yaşanana o vahşeti tekrar bir öz eleştiriyle bu ülkenin gündemine getirelim’ dediğimiz de adını bile anmaktan korkuyor.”
Binali Yıldırım, Kemal Kılıçdaroğlu’nu da eleştirerek, CHP Genel Başkanının Karabulut olan soyadını, Kılıçdaroğlu olarak değiştirdiğini anımsattı.
KALKINMIŞ BİR TÜRKİYE’NİN İNŞASI İÇİN BİR ADIM ATIYORUZ
Tunceli’de CHP’ye gönül vermiş vatandaşlara sonuna kadar sevgi ve saygılarının olduğunu ifade eden Yıldırım, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“16 Nisan’da sevgili kardeşlerim bir seçim yapmıyoruz, partiler seçime girmiyor. Cumhuriyet Halk Partisi, Milliyetçi Hareket Partisi ve AK Parti olarak seçimlere girmiyoruz. Ne yapıyoruz? Ülkenin, milletin, gençlerin, kadınların geleceğini daha güzel, daha aydınlık, daha fazla kalkınmış bir Türkiye’nin inşası için bir adım atıyoruz. O yüzden buradan sesleniyorum, burası benim topraklarım, ben bu topraklarda gözümü dünyaya açtım. Munzur Dağı’nın kuzeyinde biz, güneyinde Tunceli var. Biz komşuyuz, kardeşiz. Alevi kültürüyle yaşamış, o iklimden gelmiş hoşgörüyü bilen bir kardeşinizim. Adım bile onu ithaf ediyor. Onun için Tunceli’de yaşayan Alevi, Sünni bütün kardeşlerime diyorum ki, gün bir olma zamanıdır, iri olma zamanıdır, diri olma zamanıdır, birlikte Türkiye olma zamanıdır.”
BÜTÜN RET VE İNKAR POLİTIKALARINI SONA ERDİRDİK
Hangi partiye gönül verirse versin herkesin, Türkiye’nin geleceği, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün muasır medeniyetler hedefi için bir ve beraber olması gerektiğini vurgulayan Başbakan Yıldırım, şunları kaydetti:
“80 milyon vatandaşımızın hepsini, aynı muhabbetle sevdik. Her rengini, her mezhebini, her meşrebini zenginliğimiz olarak gördük. Bütün ret ve inkar politikalarını sona erdirdik. Ayrıca milyonlarca sığınmacıyı bağrına basan Türkiye, önce kendi vatandaşlarıyla bütünleşmeseydi bugün dünyanın vicdanı haline gelmezdi. Türkiye’nin hiçbir evladını kaybetmeye asla rızamız olamaz. Tek bir insanımızı terör örgütlerine, cinayet şebekelerinin insafına bırakmayacağız. Herkes, her vatandaşımız siyaset yoluyla kendini ifade edecek. Bu topraklarda kardeş kavgasına, Dersim vahşetine, o acılara izin vermeyeceğiz. Dersim’e bu acıları yaşatanları da tarih sorgulayacak.”
Her vatandaşın siyaset yoluyla kendini ifade edeceğini belirten Yıldırım, “Bu topraklarda bir daha kardeş kavgasına, Dersim vahşetine, o acılara izin vermeyeceğiz. Dersim’e bu acıları yaşatanları da tarih sorgulayacak.” dedi.
Türkiye’nin her köşesine baharın aynı coşku ve heyecanı getireceğini, gönüllerin çiçek açacağını kaydeden Yıldırım, Konya, Yozgat, Sakarya neyse Erzincan, Tunceli, Dersim, Batman’ın da o olduğunu vurguladı. Ayrımcılık yapan hiç kimsenin kendi saflarında yer bulamayacağının altını çizen Yıldırım, “Bu zengin sevgi ve merhamet kültürünün içinde doğan biri olarak söylüyorum, bu toprakların ruhunu iyi bilirim. Bizim hamurumuz beraber karılmıştır. Kim ki bizim birliğimizi bozmaya çalışırsa onun özü bu milletin hamurundan değildir. Asırlar boyu Türkiye’de, bu topraklarda her renk, her kültür, her inançtan hepimiz kardeşçe yaşadık. Buralar daima barışın, birliğin, beraberliğin merkezi oldu.” şeklinde konuştu.
Türkiye’nin zulümden kaçanların barındığı bir yurt olduğuna dikkati çeken Yıldırım, şöyle devam etti:
“Ortaçağ engizisyonundan can havliyle kaçan Yahudiler bu topraklarda hayat buldu. Hitler faşizminden kaçan bilim adamları Türkiye’de kendilerine yer buldu. Hocalı’da Azeri kardeşlerimiz katliama maruz kalınca onlara kucak açan yine Türkiye oldu. Diktatör Bulgar rejiminin oradaki soydaşlarımıza dünyayı dar ettiği günlerde imdada Türkiye yetişti. Bosna’da yaşanan zulümden kaçan kardeşlerimizin de sığınağı, barınağı Türkiye oldu. Saddam, Halepçe’de Kürtlere zulmettiğinde yüzbinlerce Iraklı Türkiye’ye sığındı. Biz Suriye’de mazlumlara kapı açarken kimliğini, inancını, mezhebini sormadık. Asla da sormayız. Şimdi 3 milyon göçmen kardeşimize bağrımızı açtık, soframızı paylaştık. Ölümden kaçan Ezidi, Kürt, Arap, Türkmen geldi. İnsanlığın gereği neyse onu yaptık. Bu topraklarda asırlarca düşmanlık barınmadı. Irkçılık, ayrımcılık buralarda yeşermedi. Allah’ın izniyle bundan sonra da ülkemizin her köşesi daha huzurlu daha güvenli olacak. 16 Nisan’da bunların kararını birlikte vereceğiz.”
CHP AYNI TAS AYNI HAMAM
Yıldırım’ın “Darbeci, vesayetçi, ayrımcı zihniyeti bir daha geri gelmemek üzere tarihin çöplüğüne göndermeye var mısınız? Mutlu, özgür, barış dolu bir Türkiye’ye ‘evet’ diyecek miyiz?” sorusuna, meydanı dolduran kalabalık “evet” diye cevap verdi.
CHP’de değişen bir şey olmadığını söyleyen Yıldırım, “Aynı tas, aynı hamam. Tellağı da aynı, tellak da değişmedi.” dedi. Ana muhalefetin, Türkiye’ye vakit kaybettirmek, yapılacak hizmetin önünü kesmek dışında hiçbir şey yapmadığını dile getiren Yıldırım, bugün de Türkiye’nin önünü açacak bu değişime “hayır” demeyi marifet zannettiklerini kaydetti.
“Onları bırakalım kendi haline, biz işimize, önümüze bakalım.” diyen Yıldırım, Türkiye için hayali olmayanlara daha fazla zaman ayrılmamasını istedi.
Kabuk bağlayan yaraları kanatanlara itibar edilmemesi gerektiğini belirten Yıldırım, “Vatandaşın oyunu alıp Ankara’da vesayet odaklarına, cuntalara ram olanlara siyasetin miadı doluyor. Türkiye’nin, Tunceli’nin, Batman’ın yani sizin iradeniz bundan böyle 16 Nisan değişikliğiyle beraber yönetime yansıyacak.” ifadelerini kullandı.
Yıldırım, 2002’den bu tarafa milli iradeyi üstün kılmak için mücadele verdiklerini hatırlatarak, “Cumhurbaşkanını seçtirmediler, yılmadık, mücadele ettik. Elektronik muhtıra verdiler, muhtıralarını aynen kendilerine iade ettik. Yetmedi, 17-25 Aralık, Gezi olayları ve nihayet asker kılığına girmiş teröristler, FETÖ’cüler 15 Temmuz’da darbe yapmaya kalktılar. Milletin üzerine silahlarla, tanklarla, toplarla, uçaklarla, helikopterlerle saldırdılar. Ama benim milletim, eline ay yıldızlı bayrağı alıp meydanlara inen bu aziz millet, alçaklara gereken dersi verdi. Demokrasiyi kurtardı, darbecileri yendi.” değerlendirmesinde bulundu.
BU DEĞİŞİKLİKLE TERÖRÜN KÖKÜNÜ KAZIYACAĞIZ
Kalabalıktan gelen “Dik dur eğilme” tezahüratları üzerine Yıldırım, “Gençler, zerre kadar endişeniz olmasın biz sadece Yaradan’ın huzurunda eğiliriz, başka hiçkimsenin önünde eğilmeyiz.” dedi.
Devletin pek çok reforma imza attığını anımsatan Yıldırım, Türk-Kürt ayrımını ortadan kaldırdıklarını söyledi. İsteyenin Kürtçe konuşup Kürtçe yayın yapabileceğine işaret eden Yıldırım, Kürt Dili ve Edebiyatı bölümleri ile Kürt enstitülerinin açıldığını anımsattı.
Yıldırım, 16 Nisan’da ülkenin geleceği için tarihi bir gün yaşanacağına vurgu yaparak, şunları kaydetti:
“O gün inşallah gür bir şekilde ‘evet’ diyeceğiz. Büyük Türkiye’nin kapılarını sonuna kadar aralayacağız. Bu bir zihniyet değişimidir. Millete hizmetin önündeki engelleri kaldırma hareketidir. Yıllardır bu bölgeler, terör bahane edilerek hep geri bırakıldı. Bu değişiklikle birlikte inşallah bu bölgelerde artık terörün kökünü kazıyacağız. Buna ahdettik, yemin ettik. Milletimizi bu beladan kurtaracağız. Selahaddin Eyyubi, Ahmed-i Hani, Şerafettin Elçi havaalanlarını yaptık, hizmete verdik. Alevi kültürünün önemli kanaat önderleri Hacı Bektaş-ı Veli adını üniversiteye verdik. Türkiye’de vatandaşımızın yüzünü güldürecek, onur duyacağı geçmişi ne varsa yasaktı. Tunceli bundan sonra yapılacak eserlerle daha güzel bir geleceğe yürüyecek. 80 milyon biriz, beraberiz, kardeşiz. Hiçbir odak, hiçbir terör örgütü, bu kazanımlarımıza zarar veremeyecek. Demokrasiye karşı yapılan girişimlerle, terörle mücadelede vatandaşımız bizimle beraber.”
HER YERDE VATANDAŞLARIMIZ BİZİ BAĞRINA BASTI
Yıldırım, kısa bir süre önce İstanbul’da Doğu ve Güneydoğu’yu temsilen kanaat önderleri, din adamları ve iş adamlarıyla bir araya geldiğini, onların güçlü ve kararlı bir şekilde terörün karşısında olduklarını gördüğünü ve bundan mutluluk ve gurur duyduğunu söyledi.
Türkiye’de hiç kimsenin acı ve ayrışma istemediğini belirten Yıldırım, “Muş, Bingöl, Iğdır, Tunceli ve Elazığ’da, gittiğimiz her yerde vatandaşlarımız bizi bağrına bastı, meydanların coşkusu, kararlılığı bizi çok mutlu etti. Bugün de sizler bizi samimi bir şekilde karşıladınız.” dedi.
Terörle, milletin huzuru, güveni için canla başla mücadele edildiğini aktaran Yıldırım, şöyle konuştu:
“Bu mücadelede hep yanımızda durdunuz, Allah sizden razı olsun. Teröre, teröristlere asla geçit vermeyeceğiz. HDP denen parti maalesef milleti aldattı, meşru siyasetin dışına çıktı. 7 Haziran’da kendilerine milletin verdiği fırsatı kullanamadılar, Kandil’in güdümüne girdiler. Terör örgütleriyle aralarına asla bir mesafe koyamadılar, kaybettiler çünkü halkı aldattılar. Bölge insanın bedel ödemesine, kaybetmesine biz izin vermeyeceğiz. Siz kazanacaksınız, Türkiye kazanacak. Türkiye’yi ağırlıklarından kurtardıkça, bu ülkenin her köşesi adım adım kalkınacak, devlet bütün imkanlarıyla vatandaşının yanında olacak, destek verecek, önünü açacak. Bu zamana kadar yaptığımız her işi milletimiz için yaptık, milletimizle, sizlerle birlikte yaptık. Bu başarı, sizin başarınızdır.”
Yıldırım, 24 Ocak’ta Tunceli’nin de içinde bulunduğu 23 ili cazibe merkezi ilan ettiklerini anımsatarak, bunun daha fazla iş imkanı açılması, daha fazla insanın aş, iş sahibi olması, Türkiye’nin ve bölgenin kazanması anlamına geldiğini vurguladı.
Cazibe merkezi ilan edilen 23 il için bir ay içerisinde 100 milyar liralık yatırım teklifi geldiğini aktaran Yıldırım, “400 binden fazla istihdam imkanı geldi, inşallah kısa sürede bu yatırımlar harekete geçecek. Tunceli de bundan nasibini alacak. Bunlar içerisinde Tunceli’ye 200 milyonluk bir yatırım talebi var. Siz biliyorsunuz, AK Parti söz verdi mi yapar.” diye konuştu.
Tunceli’ye son 15 yılda 3 milyar 200 milyon liralık yatırım yaptıklarına dikkati çeken Yıldırım, kentin eğitimde ilk sıraları yakaladığını, 2008 yılında kentte üniversite açıldığını ifade etti.
Tunceli’de sadece bir olan ambulans sayısının bugün 28’e yükseldiğini söyleyen Yıldırım, “2002 yılına kadar bölünmüş yol nedir bilen yoktu. Biz 43 kilometre bölünmüş yol yaptık. Yolları böldük, milleti birleştirdik.” ifadelerini kullandı.
Hizmetlerin artarak devam edeceğini ifade eden Yıldırım, Tunceli’ye ve Çemişgezek ile Pertek ilçelerine doğalgaz geleceğini söyledi.
Yıldırım, “Diyorlar ki ‘Bu anayasa Tayyip Erdoğan için yapılıyor.’ Külliyen yalan. Diyoruz ki ‘Bu anayasa değişikliği Erdoğan için değil her doğan içindir.’ Söz milletin, karar milletin.” dedi.
Başbakan Binali Yıldırım, Elazığ AK Parti İl Başkanlığınca Paşa Konağı’nda düzenlenen “Vefa Buluşması”na katıldı.
Başbakan Yıldırım, vatandaşları “Elaziz insanı merttir, sözünün eridir, dürüsttür. Biz her zaman Elaziz’e güvendik, Elaziz de bize güvendi. Biz Elazığ’ı severiz, Elazığlı da bizi sever.” diyerek selamladı.
Türkiye’nin önünü açacak, milletin değişim konusundaki kararlılığını açık bir şekilde ortaya koyacak günün yaklaştığına işaret eden Yıldırım, 16 Nisan’ın, Türkiye’nin yeni bir miladı olacağını, 16 Nisan ile birlikte Türkiye’nin aydınlık yarınlara yelken açacağını vurguladı.
Halk oylamasına 24 gün kaldığını, geçmişten aldıkları güçle yepyeni bir geleceği inşa edeceklerini belirten Yıldırım, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Biz inanıyoruz, siz de inanıyorsunuz, o halde başaracağız. Bizim bu millete olan sevgimizi anlamayanlar varsın konuşsunlar. Bu muhabbet bitmez, sevda asla bitmez. Bu güzel ülkeye hizmet aşkımız asla tükenmez. Bizler koltuklara, makamlara, mevkilere değil, milletin gönlünün rızasına talibiz. Milletin gönül rızasından başka hiçbir şerefli makam yoktur. Çocuklarımızın, geleceğe güvenle, umutla bakması, ülkeleri hakkında gurur duyması ve bunun bahtiyarlığı bize yeter. Sıkıntılarla, zorluklarla heba edilen kayıp yıllar devam etsin istemiyoruz.”
Türkiye’yi bir uçtan bir uca, Ağrı’dan Edirne’ye, Samsun’dan Mersin’e, Sivas’tan Elazığ’a, Diyarbakır’dan Zonguldak’a kadar imar ettiklerini, kalkındırdıklarını dile getiren Yıldırım, geçen 15 yılın bunun ispatı olduğuna değindi.
Bir dönem Elazığ’da çevre yolu ve bölünmüş yol bağlantısı olmadığını anımsatan Yıldırım, “Allah’a şükür Elazığ’ın yollarını da yaptık. Yolları böldük, hayatları birleştirdik. Yolları böldük, gönülleri birleştirdik ama herkes şunu bilmelidir ki, Elazığ buradan diyor ki yolları böleriz ama Türkiye’yi böldürtmeyiz.” ifadelerini kullandı.
ROTAMIZI AZİZ TÜRK MİLLETİ BELİRLEDİ
Başbakan Yıldırım, şunları söyledi:
Amacımız, insanımızın yüzü gülsün, gönlü şenlensin, ocağı aydınlansın. Bunun dışında başka hiçbir muradımız, başka hiçbir beklentimiz yok. Bizim kitabımızda yılmak, yorulmak, durmak yok, şartlar ne olursa olsun yola devam var, değişime devam var. ‘Her şey Türkiye için’ söylemimiz de işte bu nedenle. Demokrasinin ayaklar altına alındığı bir dönemde bu hareket, bütün insani değerleri savunmak için yola çıktı. 14 Ağustos 2001 tarihinde bizim rotamızı aziz Türk milleti belirledi. Başımızda kurucu genel başkanımız, Cumhurbaşkanımız, doğal liderimiz Recep Tayyip Erdoğan ve onun arkasındaki işte bu AK kadrolar, o günden bugüne yılmadan, yorulmadan, durmadan ülkemiz ve milletimiz için çalışıyoruz.”
BİZİM ÖZELLİĞİMİZ, TÜRKİYE’NİN TAMAMINI KUŞATMAMIZ
“AK Parti’de emeklilik yok, AK Parti’de eski, yeni yok. İlk günkü heyecanla hepimiz millete hizmet yolunda tam kadro çalışıyoruz.” diyen Yıldırım, programın düzenlendiği salonun, bunun en güzel ispatı olduğunu söyledi.
İlk günkü kadroların da şu anki kadroların da salonda olduğuna dikkati çeken Yıldırım, şöyle konuştu:
“Bu birlikteliği sağlayan, AK Parti’nin siyaset anlayışıdır. Ne dedik, ‘Türkiye’dir, Türkiye AK Parti’dir.’ Eğer biz küçük düşünseydik, bir zümrenin partisi olurduk. Küçük düşünseydik, bölge partisi olurduk. Küçük düşünseydik, ‘Toplumun bir kesimi bize yeter, herkesi kucaklamaya lüzum yok.’ derdik. Oysa AK Parti hareketi, bugün Türkiye’nin tamamına, 780 kilometre kare vatan toprağına, 80 milyonun tamamına hitap ediyor. Bizim özelliğimiz, Türkiye’nin tamamını kuşatmamız, hizmette bölge ayrımı yapmamamızdır. Ayrımcılık yapan bizim saflarımızda kendine yer bulamaz. Küçük düşünen, bencillik yapan, menfaatini memleket menfaatinin önüne alan, bizim hareketimiz içinde olamaz. AK Parti davası, 80 milyon vatan evladının hukukunu koruma davasıdır. AK Parti’nin kurucu değeri, Türkiye’nin birliği, beraberliği, kardeşliğidir.”
AK Parti’nin, Türkiye’nin birliğinin teminatı olduğunu vurgulayan Yıldırım, şunları kaydetti:
“AK Parti teşkilatı da sizler de demokrasinin öncü kadrolarıdır. 15 yıldır hep beraber gönül gönüle, omuz omuza, kadınımızla gençlerimizle ana kademimizle durmadan, yılmadan çalıştık, bugünlere geldik. Çalışmamızın karşılığını da bu millet takdir etti ve bizi bugünlere getirdi. Rabbim’e hamd ediyorum. Türkiye’ye umut olan AK Parti hareketinin bir neferi olarak, bu onuru birlikte yaşamak, hepimizin hakkıdır. Büyük davamıza yaptığınız çok önemli katkılar için hepinize tek tek teşekkür ediyorum.”
Bugüne kadar bütün siyasilerin anayasadan şikayet ederek, “değişsin” dediğini aktaran Yıldırım, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun da 1 Kasım öncesi Türkiye için yeni bir anayasanın gerekli olduğunu söyleyerek, sözler verdiğini ancak seçim sonrası bilindik CHP unutkanlığının devreye girdiğini ifade etti.
AK Parti’nin millete verdiği sözün arkasında durduğuna işaret eden Yıldırım, değişiklik öncesi bütün partileri çalışmaya davet ettiklerini, MHP’nin yanı sıra CHP’yi de çağırdıklarını anlattı.
Başbakan Yıldırım, teklifi beğenmiyorlarsa onların da başka bir öneri hazırlamasını istediklerini ve bu iki öneriyi de milletin karşısına çıkaracaklarını söylediklerini aktardı.
CHP’nin millete güvenmediği için buna yanaşmadığını belirten Yıldırım, ”Bunlar, hiçbir zaman millete güvenerek yol yürümemişlerdir. Onun için de Türkiye’de Cumhuriyet Halk Partisi millet iradesiyle iktidar olmayı değil, karambolden, vesayetlerden, dayatmalardan kendine iş çıkarmanın hep arayışı içerisinde olmuştur.” diye konuştu.
TEYO PEHLİVAN DUYSA BUNLARI PATAKLAR
Anayasa değişikliğine ilişkin Meclis’te yapılan görüşmeler sırasında kıyametin koparıldığını belirten Başbakan Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Artık, son sözü millet söyleyecek. Meclis’ten geçti onaylandı, CHP birden bire kuzu gibi oldu. O CHP gitti, başka CHP geldi. Yumuşak söylemler, sanki o Meclisi birbirine katan CHP yok, yepyeni bir kılığa girerek aklı sıra milleti kandıracaklar. Millet sizin geçmişinizi bilir, milletin elinde sizin kabarık siciliniz var. Son dakikada şirin gözükmekle milleti aldatacağınızı mı zannediyorsunuz?
Her gün bir yalan, yalanın bini bin para. Artık yalan makinesine döndü. Erzurumlu Teyo Pehlivan duysa vallahi bunları pataklar. O kadar işi abarttılar, onun ünvanını bile aldılar.”
Tek adam yönetiminin olacağı, bir gecede tüm iş adamlarının varlığına el konulacağı, rejimin değiştirileceği ve memurların sözleşmeli yapılacağı gibi iddialarda bulunulduğunu vurgulayan Yıldırım, “Biz bunların yalanlarına cevap vermek zorunda değiliz. Söyledikleri yalanda boğuluyorlar, milletin karşısında maalesef gülünç duruma düşüyorlar.” diye konuştu.
BİLMESEK BİZ BİLE İNANACAĞIZ
Kemal Kılıçdaroğlu’nun bir programda “18 yaşa seçilme hakkı veriyorlar ne gereği var” dediğini aktaran Yıldırım, bu gençlere seçme hakkı verildiğini anımsattı.
18-25 aralığında 8 yaş grubunun bulunduğuna işaret eden Başbakan Yıldırım, şunları söyledi:
“Sanki bu değişiklikle bütün milletvekilleri 18 yaşında olacak, başkaları siyaset yapamayacak. Amacı gençlere alan açmak değil, gençler üzerinden istismar yapmak. 9 milyon insandan bahsediyoruz. Diyor ki ’18 yaşı getirdiniz, çocuklarınızı askerden muaf yapacaksınız, askerlik yaptırmayacaksınız, onlara kıyak emeklilik sağlayacaksınız.’ Hepsi iftira. Bir kere emekli olması için 18 yaş yahut 25 veya 23 yaş… Bir vekilin emekli olması için milletvekilliği bittikten sonra en az 23 sene prim ödemesi lazım. Yetmez, yaşı bekleyecek. 65 yaşına kadar bekleyecek. Öyle bir şey yok. Ama milletin gözüne baka baka bu yalanları, o kadar da inanarak söylüyor ki bilmesek biz bile inanacağız. O kadar ustalıkla bu yalanları söylüyor. Efendim, ‘Askerden bunlar muaf olacak’, kardeşim 9 milyon insanın 18-25 yaş arası yarısı kadın, yarısı erkek. Kafasında kadınları silmiş, yok sayıyor. Onlar da mı askerden muaf olacak. Onlara da siyaseti çok görüyor. Kadınlara da genç kızlarımıza da siyaseti çok görüyor. Bunlar klasik CHP zihniyeti, bunlardan hayır gelmez.”
Yıldırım, 1923’te, ecdadın Kurtuluş Savaşı’nın ardından Cumhuriyeti kurduğunu vurgulayarak, rejimin değişmediğini, bu işin o zaman bittiğini bildirdi.
“Cumhuriyetimiz 100. yılına yaklaşıyor. Demokrasimiz dünyanın standartlarının üzerine çıktı. Bir hükümet değişikliği yapıyoruz. Yönetim sisteminde bir değişikliğe gidiyoruz.” diyen Başbakan Yıldırım, durup dururken de yönetim değişikliğine gidilmediğini kaydetti.
Yıldırım, AK Parti’nin 2002’de 363 milletvekiliyle cumhurbaşkanı seçemediğini anımsatarak, bir dayatma yapıldığını, elektronik muhtıra verildiğini anlattı.
Başbakan Binali Yıldırım, şöyle konuştu:
“(AK Parti, cumhurbaşkanı seçemez.) Niye? ‘Çünkü cumhurbaşkanlığı hakkı, CHP’nin mirastan gelen hakkıdır.’ Cumhuriyetin kuruluşundan beri hep cumhurbaşkanlığı seçimlerine müdahil olmuşlar ve milli iradenin tecellisini önlemişler. O alışkanlık buraya da yansıdı ama karşılarında başkası gibi bir parti yok. AK Parti ‘Bir dakika’ dedi. ‘Madem öyle, işte böyle. Millete gidiyoruz.’ Millete gittik ve millet ‘cumhurbaşkanını ben seçeceğim’ dedi. Seçti mi? Recep Tayyip Erdoğan’ı 10 Ağustos 2014’te seçip Cumhuriyet tarihinin ilk seçilmiş cumhurbaşkanı yaptı mı? Yaptınız, siz yaptınız. Şimdi yapılan değişiklik 2007’de alınan kararın geri kalan kısmını tamamlamaktır.”
BUNU BİLE ÇARPITMAYA ÇALIŞIYORLAR
Yüzde 50’nin üzerinde oy almış siyasi, idari ve cezai sorumluluğu olmayan bir cumhurbaşkanı bulunduğunu, yanlışın da burada yapıldığına işaret eden Yıldırım, yeni sistemin hem yetki hem sorumluluk verdiğini kaydetti.
Başbakan Yıldırım, mevcut sistemde yargılanma ihtimalinin bulunmadığını ancak yeni sistemde cumhurbaşkanının yaptığı işlerden, kullandığı yetkilerden dolayı sorumlu olduğunu bildirdi.
Yeni sistemde cumhurbaşkanın hem soruşturulması hem yargılanmasının daha kolay olduğunu anlatan Yıldırım, “Bu mu demokrasi, yoksa mevcut sistem mi demokrasi. Bunu bile çarpıtmaya çalışıyorlar.” dedi.
Partililerden, bu konuların hepsini kapı kapı dolaşarak sıkılmadık, el, tebessüm etmedik yüz bırakılmadan anlatılmasını isteyen Başbakan Yıldırım, ortaya konulan bilgi kirliliğinin bu şekilde yok edileceğini belirtti.
KOLTUK VE MAKAM GEÇİCİ
AK Parti’nin kurulduğundan beri halkın isteklerini yerine getirdiğini ifade eden Yıldırım, “Bugün ülkemizi daha fazla büyütmek, zaman kayıplarını ortadan kaldırmak ve Türkiye’nin kalkınma hamlesini, 2023 cumhuriyetin yüzüncü yılına giderken kararlılıkla tamamlamak için bu değişikliği yapıyoruz. Bu değişimi gençlerimiz ve torunlarımız için yapıyoruz. Gelecek nesillerimiz için yapıyoruz. Bizim kafamızda başka bir plan yok. Milletimizden gizleyecek hiçbir şeyimiz yok.” diye konuştu.
Başbakan Yıldırım, koltuk ve makamların geçici olduğunu bilen bir yapıya sahip olduklarını vurgulayarak, daha huzurlu ve kalkınmış bir Türkiye için yeni bir karara imza atacaklarını anlattı.
Tüm parti teşkilatlarına inandığını ve güvendiğini ifade eden Yıldırım, konuşmasına şöyle devam etti:
“Bize yakışan, ülkemizin menfaatine olan ne ise onu gerçekleştirmektir. Türkiye daha büyük hedeflere yürümek için, yönetim sisteminde geçmişten gelen arızaları tek tek ortadan kaldırmak mecburiyetindedir. Milletin basiretiyle doğruyu bulacağına hiç şüphemiz yok. Bu değişimin Türkiye için ne anlama geldiğini son dakikaya kadar herkese anlatacağız. Türkiye’yi seven, milletin geleceğini düşünen herkesin görevi budur.”
Başbakan Yıldırım, 15 Temmuz darbe girişimine karşı koymak amacıyla kamyonla Taksim Meydanı’na çıkan Şerife Boz ile Elazığ’da sohbet etti.
Yıldırım, anayasa değişikliğine ilişkin halk oylaması çalışmaları kapsamında bulunduğu Elazığ’da dün katıldığı canlı yayın programının ardından konakladığı otele geçti.
Yıldırım, burada Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimi sırasında, darbe girişimine karşı koymak amacıyla kamyonla Taksim Meydanı’na çıkan Şerife Boz ve eşi Şenol Boz ile ayaküstü sohbet etti.
Yıldırım’ın, Şerife Boz’un,15 Temmuz’da kamyona binerek, komşularıyla birlikte Taksim’e gittiğini hatırlatması üzerine, Elazığ Valisi Murat Zorluoğlu, Boz’un komşusunun da Elazığlı olduğunu dile getirdi.
Elazığ’a bir program için geldiklerini söyleyen Şenol Boz da “Sayın Başbakanım, siz ‘evet’ diyorsunuz, biz de 15 Temmuz’dan beri ‘evet’ demeye devam ediyoruz.” ifadesini kullandı.