Muş Valiliği koordinesinde Aile Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü’nün bünyesinde yürütülen ve paydaşlarını Muş Belediyesi, Muş Alparslan Üniversitesi, İl Jandarma Komutanlığı, İl Emniyet Müdürlüğü, İl Milli Eğitim Müdürlüğü, Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğü, Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü, İl Müftülüğü, İl Halk Sağlığı Müdürlüğünün oluşturduğu Eylem Planı’nın tanıtım toplantısı İstiklal Marşı’nın okunması ile başladı.
“Sayın Valimiz Seddar Yavuz yaptığı konuşmasında; “Değerli katılımcılar, bütün dünya bir buhran içerisinde, sadece Türkiye veya sadece Muş değil. Bütün dünya yeni bir çıkış arıyor. Bu çıkışı nasıl bulabileceğimizi tartışıyoruz. Hepinizin bildiği gibi pozivitist akım dünyayı kasıp kavurdu. Denildi ki; ‘Biz insanları eğiteceğiz, maddi imkânlara kavuşturacağız ve huzurlu ve mutlu olacağız.’ Bu akım insanları mutlu etmedi, tam aksine insanları buhran içine düşürdü. ‘Sadece akıl bize yeter, sadece ilim bize yeter’ dediler ama geldiğimiz nokta da akılda, ilim de bize yetmedi. Çünkü aklın ve ilmin yanına irfanı, inancı, insanlara hizmet etmeyi koyamadık. Bireyci, çıkarcı, materyalist bir toplum meydana getirdik. Bugün Avrupa ülkelerinde, eğitim düzeyi bize göre çok yüksek, sosyal ve ekonomik gelişmişlik düzeyi tartışılmaz ölçüde daha yüksek ama gelin görün ki; 15-24 yaş arasında uyuşturucuyla tanışma yaşı ve bunun nüfusa oranı % 50’lere kadar çıkmış durumda. Eğer sadece eğitim, sadece ekonomik kalkınmışlık yeterli olsaydı insanlık böylesine bir buhran içerisine düşmezdi. Demek ki yanlış yaptığımız bir şeyler var.
Türkiye, genç bir nüfusa sahip, bu avantajlarla birlikte, dezavantajları da bir arada bulunduruyor. Eğer siz gençliğinizi değerlerle buluşturabilirseniz iyi eğitebilirseniz, iyi insan ve iyi vatandaş olarak topluma sunabilirseniz bu elbette bir avantaja dönüşür. Ancak çocuklarınızı ilim ve irfanla buluşturamazsanız, kadim medeniyetinizin değerlerini benimsetemezseniz, iyilik yapmayı, toplum için yaşamayı temel bir paradigma olarak ortaya koyamazsanız o zaman toplumsal sıkıntılar ve felaketler arka arkaya gelir. Şu anda 5-19 yaş arasında ilimizde tam 148 bin 920 çocuğumuz bulunuyor. Yine 20-34 yaş arasında 101 bin kişi var. Yani yaklaşık 250 bin kişi şuanda 34 yaş altında görünüyor. Bu proje fikri esasında bizim yıllar önce uyguladığımız ve olumlu sonuçlar aldığımız bir projedir. İlk defa bunu Şanlıurfa-Siverek Kaymakamlığım sırasında aile içi iletişim, şiddet ve madde bağımlılığı adı altında ilk defa uyguladık. Daha sonra İstanbul-Gaziosmanpaşa Kaymakamlığım sırasında yine uyguladık ve risk grubundaki çocuklara yönelik ve bu çocuklara bütün imkânlarımızla yöneldik. Bu proje özü itibariyle sorun çıkmadan, sorunu tespit etmek ve o çocukları kazanmaya yöneliktir. Yine Uşak Valiliğim sırasında bir kez daha bu projeyi uyguladım ve gördüm ki bu toplumda en büyük sorun sevgi ve şefkat açığıdır. İnsanlar iki şey üzerinde kavga eder biri sevgi diğeri maddi çıkardır. Sevgi en büyük ihtiyaç ve erken çocukluk döneminde karşılanmayan sevgi ise maalesef çocuklarımızda derin izler bırakmakta.
Bu eylem planı; çocuklarımızı çevresel risklerden ve şiddetten olabildiğince korumaya, onlara haklarını öğretmeye yönelik bir çalışma ayrıca anne-baba eğitimine de çok önem veren bir yaklaşımdır. Nitekim biz Uşak Valiliğimiz sırasında, boşanma oranlarının çok yüksek olduğunu gördük. Biz dedik ki eşlerinizden boşanın ama çocuklarınızdan değil; sloganımız bu idi. İnsanların eşlerinden boşanma hakkı elbette vardır. Bu modern hayatın getirdiği sorunlar nedeniyle bir hayli yükseldi.
Bütün bu tablo içerisinde Türkiye halen iyi bir noktadadır. Bugün bizim madde bağımlılığı konusunda oranlarımız Avrupa ile kıyaslanmayacak kadar düşük seviyelerdedir. Bu bizim biraz da İslam Toplumu olmamızdan kaynaklanan bir avantajdır. Bu avantajımızı daha iyi kullanmalıyız. O yüzden bu toplum bir karar vermeli biz kimiz, nereye gidiyoruz, ne olacağız? Sorularını doğru cevaplamalı. Aksi takdirde biraz doğulu biraz batılı ve karma ne olduğu belli olmayan rengi kokusu olmayan bir topluma döneriz. Oysa biz rengi kokusu olan, duruşu olan bir milletiz. Biz bin yıldır dünyada hakkı, hukuku haykıran ve bu uğurda şahadeti şeref bilmiş bir milletin evlatlarıyız. Biz kuşlar için bile vakıf kurmuş bir milletiz. O yüzden şunun çocuğu, bunun çocuğu diyerek öteleyemeyiz. Bu şehirde eğitim çağında 130 bin çocuğumuz var. Toplum olarak sadece işi öğretmenlere havale etmek doğru bir yaklaşım mıdır? O yüzden hepimizde bir duyarlılık ve hassasiyetin oluşması fevkalade önemlidir. Bu projenin takipçisiyiz, bu eylem planının tüm maddelerinin en iyi şekilde uygulanması için bu şehirde çalışacağız. Bundan böyle her alana ilişkin yatırım, hizmet ama daha çok insana yatırım noktasında çok daha önemli projeleri arka arkaya gündeme taşıyacağız.
Eğitim kurumları etrafında okulla ilişiği bulunmayan insanların uzaklaştırılması ve bunlara para cezası uygulanmasına dair bir genelge yayınladık. Şu ana kadar özellikle emniyet birimlerimiz bu konuda hassasiyetle uygulamalar yaptı. Her okulda bir emniyet irtibat görevlisi belirledik.
Biz sadece söz söyleyen ve söylediği sözün arkasını takip etmeyen bir Devlet değiliz. Okullarımıza, yavrularımıza ve geleceğimizin teminatı çocuklarımıza dokunmayın. Çünkü çocuklarımıza dokunduğunuzda karşınızda bizi bulacaksınız ve en büyük sorunlarımızdan bir tanesi maalesef okul etraflarında şiddettir. Bizim Okul müdürlerimiz ve öğretmenlerimizden isteğimiz bu tür olaylar karşısında sessiz kalmamaları ve süratle ihbarda bulunmalarını onlardan rica ediyorum.
Ben hayatım boyunca “kazan kazan” fikrine çok inandım. Biz çocuklarımızı “kaybet-kazan” diye mi? yetiştiriyoruz, “kazan-kaybet” diye mi? “kazan-kazan” diye mi? aslında biz insanlarımızı “kazan kazan” diye yetiştirebilsek bu toplum daha huzurlu bir toplum olur. O yüzden bizim buradaki, temel stratejimiz herkesin kazanması üzerine kuruludur. Bu eylem planı bu şehrin hiç şüphesiz menfaatinedir. O zaman herkesi bu eylem planı etrafında konumlanmaya davet ediyorum.” Dedi.
Sayın Valimizin konuşmalarının ardından Okullarda Şiddet, Kötü Alışkanlıklar ve Çevresel Riskleri Önleme ve Azaltma Eylem Planı sunulan slâyt gösterisiyle katılımcılara tanıtıldı. Slâyt sunumu sonrası görüş ve önerilerin alınmasının ardından program sona erdi.
Sayın Valimiz Seddar Yavuz, Üçevler güvenlik yolunda incelemelerde bulundu. Merkeze bağlı Üçevler güvenlik yolunda yaptığı incelemelerinde Sayın Valimiz’e, İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Şeyhmus Yentür eşlik etti.
Sayın Valimizi incelemelerinde İl Özel İdaresi Yol Ve Ulaşım Hizmetleri Müdürü Fesih Çakır, Yol-İş Sendika Başkanı Vedat Subaşı, Yol-İş Sendika İşyeri Temsilcisi Salih Akyürek, Üçevler Muhtarı Aydın Subaşı, özel idare iş makinesi operatörleri ve basın mensupları karşıladı.
Burada yaklaşık 7-8 metre kar kalınlığının olduğu Üçevler Bölgesinde yaptığı incelemelerinde basın mensuplarının da sorularını cevaplayan Sayın Valimiz Seddar Yavuz; “Değerli basın mensupları hep beraber Üçevler Bölgesine geldik. Burada yaklaşık 9 köy, 22 mezramız bulunmaktadır. Muş İl genelinde 368 köyün 2.755 km yol ağımız var. Bu sene afet seviyesinde yağışlar meydana geldi ki zaten görüntülerden de anlaşılıyor. Bu kapsamda İl Özel İdaresi ekiplerimiz her türlü fedakârlıkla çalışmalarını sürdürüyor. Özellikle bu bölgemiz daha fazla yağış almaktadır. Bizim Devlet olarak amacımız vatandaşımızın rahatını mutlak suretle sağlamaktır.
Ulaşım olmadan hiçbir hizmetin, hiçbir ekonomik gelişmenin gerçekleşmesi de mümkün değildir. Bu nedenle şu ana kadar karla mücadelede 1 milyon 200 bin TL civarında harcama yaptık. Bu çalışma ve harcamalar devam etmektedir. Bununla ilgili gerekli destekler için gerek İl Özel İdaremiz, gerekse belediyelerimiz için hükümetimizden yardım talep ettik ve sonucunda da yardımlar gelmeye başladı. Böylelikle çalışmalarımızı daha iyi bir seviyeye taşıyacağız. Burada özellikle İl Özel İdaremizin çok değerli operatörleri, çalışanları mesai mefhumu gözetmeksizin, halkımızın rahatı için yoğun bir çaba sarfediyor. Kendilerine ayrı ayrı teşekkür ediyorum.
Bu bölgelerimize başka yollardan da ulaşmak mümkün ancak tamamen asfalt yaptığımız ve tünel yaptığımız bu yola yeni bir tünel daha yapmayı planlıyoruz. Böylelikle bu yol yoğun kış şartlarında tüneller kullanılarak ve yağışların yoğun olduğu dönemlerde dahi yol vatandaşlarımızın kullanımına her daim açık olacak ve ulaşım kesintisiz devam edecektir.
Muş halkına da çok teşekkür ediyorum. Huzur kenti olan Muş’un naif halkına olağanüstü olan yağışlar karşısında sabırlı ve anlayışlı tavırlarından dolayı da ayrıca teşekkür ediyorum. Bu şehri hep beraber daha iyi bir noktaya taşımak üzere elbirliğiyle hizmet edeceğimizi bir kez daha vurgulamak istiyorum… Hepinize teşekkür ediyorum.” Dedi.
Daha sonra Sayın Valimiz Seddar Yavuz karla mücadele çalışmalarında görev yapan özel idare operatörleri ve işçilerine tatlı ikramında bulundu.
Kamuoyunda sağlıklı bir vergi bilincinin oluşması verginin toplumun tüm kesimlerine benimsetilmesi ve verginin gönüllü olarak ödeme alışkanlığının sağlanması amacıyla bu yıl 27. kutlanan Vergi Haftası kapsamında ilimizin vergi rekortmenlerine teşekkür belgesi verildi.
Valilik Toplantı Salonunda yapılan törene; Sayın Valimiz Seddar Yavuz, İl Defterdarı Mustafa Yumuşak, Esnaf ve Sanatkârlar Odası İl Başkanı Orhan Demirtürkoğlu, Şoförler ve Otomobilciler Odası Başkanı M. Salih Kılıç ile vergi mükellefleri katıldı.
Burada bir konuşma yapan Sayın Valimiz; “İlimizde İlçeler dâhil 8.223 mükellefimiz bulunmaktadır. 2015 yılı Vergi Tahakkuku: 253.466.000 TL, Tahsilatımız: 208.521.000 TL olarak gerçekleşmiştir. Yani biz Muş’ta tahakkuk eden verginin %82’si tahsil edilebiliyoruz. İlimizde Vergi gelirleri ile birlikte Toplam Bütçe Gelirimiz:247.000.000 TL’dir, Fakat Devletimiz Muş’a Genel Bütçe, Özle Bütçe ve Mahalli İdareler, Ajans destekleri gibi kalemlerden 2 milyar TL para Muş’a gönderilmiştir. Artık devletimizin kaynak sorunu yoktur. Biz Muşlular olarak daha fazla üretmek ve daha fazla istihdam oluşturmak için çok çalışacağız.
2015 yılında ilimizde en yüksek vergiyi ödeyen Kurumlar Vergisi Mükellefleri; Yurt Çimento Sanayi ve Tic. A.Ş., Cengizler Yol Yapı San ve Tic. A.Ş. ile Yüceler Gıda Tütün Mamulleri San. Ve Tic. Ltd. Şirketi, Gelir Vergisi Mükelleflerinde ise en yüksek vergi ödeyen; Celattin Göçmen, Sait Budak ile Burhan Gezen olmuştur. Bu vergi mükelleflerimizi tebrik ediyorum.”dedi.
Daha sonra teşekkür belgelerinin dağıtılmasının ardından toplu hatıra fotoğrafının çekilmesiyle program sona erdi. Sayın Valimiz Seddar Yavuz, sıralamaya giren mükelleflere Maliye Bakanlığı tarafından gönderilen teşekkür belgelerini takdim etti.
Sayın Valimiz Seddar Yavuz, 22-28 Şubat 2016 tarihleri arasında kutlanan 27. Vergi Haftası münasebetiyle İl Defterdarlığı personeli ile bir araya geldi. Valilik Toplantı Salonunda düzenlenen programa Sayın Valimiz Seddar Yavuz, İl Defterdarı Mustafa Yumuşak ve kurum çalışanları katıldı.
Devletin kamuya ilişkin hizmetleri en iyi şekilde yerine getirebilmesi için, mutlaka finansal ve mali bir güce sahip olması gerektiğini ifade eden Sayın Valimiz Seddar Yavuz konuşmasında; “Türkiye Cumhuriyeti Devleti son 10 yılda büyük ve sessiz bir devrim gerçekleştirmiştir. Bu sessiz devrim ekonomik, sosyal, hukuki ve kültürel bir devrimdir. Türkiye büyük bir devlet ve küresel güç olma yolunda emin adımlarla yürüyor.
Kıymetli mesai arkadaşlarım, ülkemizde gerçekleşen ekonomik kalkınmayı en yakından takip edenler sizlersiniz. Meslekte uzun yıllar çalışanlar aradaki farkı mutlaka görüyordur. Gelirlerimiz artıyor, yatırımlarımız herkesi şaşırtıyor. Çok şükür artık ülkemizde kaynak sıkıntısı yok. Dev projeler, dev yatırımlar yavaş yavaş tamamlanıyor. 2015 yılında Devletimiz, yaklaşık 1.100 bin TL.’si Genel Bütçe harcamaları olmak üzere, Özel Bütçe, Sosyal Güvenlik, Mahalli İdareler Giderleri ve ajans destekleri ile birlikte 2 milyar TL’nin üzerinde Muş’a para aktarmıştır. Ancak Muştan toplanan vergi gelirlerimiz, bu paranın yaklaşık %10’luk kısmını karşılayabilmektedir. O nedenle hedefimiz Muş’ta vergi kayıp ve kaçağının en aza indirilmesi ve herkesin vergisini ödemesini sağlamaktır.
Değerli arkadaşlarım sizler Türkiye Cumhuriyeti’nin memurlarısınız. Devlet olarak sizlerden beklentimiz empati yaparak kuruma gelen her vatandaşı annenizi babanızı karşılar gibi karşılamanızdır. Çünkü biz Hizmetkâr Devlet anlayışını benimsedik. Mükellefler ve vatandaşlarımız bizim velinimetimizdir. Mükelleften toplanan vergiler yine vatandaşımıza hizmet olarak dönmektedir. Bu vesile ile hepinizin Vergi Haftasını kutlar mükelleflerimize ve sizlere hayırlı, huzurlu, sağlıklı bir yaşam diliyorum.” Dedi.
Düzenlenen toplantı Sayın Valimizin Defterdarlık personeli ile toplu fotoğraf çekilmesinin ardından sona erdi.
Sayın Valimiz Seddar Yavuz, 22-28 Şubat 2016 tarihleri arasında kutlanan 27. Vergi Haftası münasebetiyle İl Defterdarlığı’na ziyarette bulundu. Ziyarette Sayın Valimiz Seddar Yavuz’a, Vali Yardımcısı Ali Sakar ile Basın ve Halkla İlişkiler Müdürü Bülent Solmaz eşlik etti.
Sayın Valimizi, İl Defterdarı Mustafa Yumuşak, Vergi Dairesi Müdürü Mithat Aktar, Muhasebe Müdürü Hacer Solak, Saymanlık Müdürü Bülent Yıldız, Personel Müdür Vekili Cüneyt Demir, Milli Emlak Müdür Vekili Nihat Küpçüoğlu, Gelir Müdür Vekili İlhami Çağlayan, Muhakemat Müdür Vekili Mehmet Çekil, defterdarlık uzmanları ve kurum çalışanları karşıladı. Valimiz Seddar Yavuz öncelikle defterdarlık binasında kurum çalışanlarını ziyaret etti. Daha sonra Defterdarlık makamına geçen Sayın Valimiz burada defterdarlık personelinin vergi haftasını kutladı.
Devletin kamuya ilişkin hizmetleri en iyi şekilde yerine getirebilmesi için, mutlaka finansal ve mali bir güce sahip olması gerektiğini ifade eden Sayın Valimiz; “Hedefimiz Muş’ta vergi kayıp ve kaçağının en aza indirilmesi ve herkesin vergisini ödemesini sağlamaktır. Valilik olarak bu konuda gerekli tüm çalışmaları gerçekleştiriyoruz.
Vergi haftası nedeniyle vergi vermenin bir vatandaşlık görevi olduğunu ve kamuoyunda bu bilincin artırılmasının gerekliliğini bir kez daha belirtmek istiyorum. Vatandaşlarımızın 78 milyon vatan evladının hakkı olan vergilerini zamanında ve tam olarak ödemelerini temenni ediyorum.” Dedi.
Sayın Valimiz Seddar Yavuz, “Kızılay Bölge İstişare Toplantısı”na katılmak üzere Muş’a gelen Türk Kızılayı Genel Başkan Vekili Dr. Kerem Kınık ve beraberindeki heyetle akşam yemeğinde bir araya geldi.
Düzenlenen programa Sayın Valimiz Seddar Yavuz, Muş Alparslan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fethi Ahmet Polat, Vali Yardımcısı Ercan Öter, İl Emniyet Müdürü Ahmet Cemal Çalışkan, Kızılay Genel Başkan Vekili Dr. Kerem Kınık, Genel Sekreter Hüseyin Can, Yönetim Kurulu Üyesi Okyay Biçer ve Teftiş Kurulu Başkanı Muharrem Kırcı ile beraberindeki heyet ve Kızılay Muş Şubesi Başkanı Cengiz Koç, STK temsilcileri, işadamları, kurum-kuruluş müdürleri ve davetliler katıldı.
Kızılay Muş Şubesi Başkanı Cengiz Koç ve Türk Kızılayı Genel Başkan Vekili Dr. Kerem Kınık’ın açılış konuşmaları ile başlayan programda bir konuşma yapan Sayın Valimiz Seddar Yavuz; “Kıymetli katılımcılar, Muş kutlu bir şehirdir ve bu şehirde yaşayanlar bu şehrin değerini, kıymetini ziyadesiyle biliyorlar. İnanıyorum ki Türkiye’de yaşayan 78 milyon insan da yine bu şehrin değerini ve kıymetini biliyor. Muş tarihimiz açısından son derece kutsaldır ve kaderimizi etkileyen bir şehirdir. O nedenle burada hayır hizmetlerinin çok güzel bir şekilde organize edilmiş olmasının tesadüf olmadığını düşünüyorum.
Değerli arkadaşlarım bu şehir yaklaşık 412 bin nüfusuyla devamlı; dini, milli değerlerin yaşandığı, yaşatıldığı şehirdir. İnanıyorum ki Muş Doğu ve Güneydoğu Anadolu da şu ana kadar en güvenilir şehirlerden bir tanesidir. Biz Muş’u huzur şehri olarak görüyoruz ve bu huzurun tesisi noktasında 412 bin kardeşimize her daim minnettarız.
Hepimiz ülkemizde ve çevremizde olup bitenleri görüyor, anlamlandırıyor ve değerlendiriyoruz. Hepimiz Ümmetin Son Kalesi olan Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne karşı küresel bir saldırıya maruz kaldığının farkına varmalıyız. Gerçekten Ümmetin Son Kalesi, bütün mazlumların ilacı, onlara merhem olabilecek bu aziz topraklar ve milletimiz geçmişte olduğu gibi içine kapansın, sadece kendisi ile uğraşsın isteniyor. Yeni Türkiye konsepti ile Balkanları, Kafkasları, Orta Doğu’yu hatta Afrika’yı; sadece Müslümanları değil, dünyada ezilen bütün mazlumların umudu olmaya doğru bir yola çıktık. Bu yolun hiç kolay bir yol olmadığını hepimiz çok iyi biliyoruz. Ama biz inanıyoruz ki; imanımızla, inancımızla, ihlâsımızla ve samimiyetimizle yola çıktık. Biz mazlumlara sahip çıkmaya, onların gözyaşlarını dindirmeye adayız ve bunu mutlaka başaracağız. Allah bizimledir.
Bir devletin gelişmişliği sadece mal ve hizmet ihracatıyla ya da kişi başına düşen geliri ile ölçülmez. Aynı zamanda o devletlerin ve milletlerin hayır ihracatları ile ölçülür. Dolayısıyla şu anda bu azizi millet gayri safi milli hâsılasına oranla dünyada en fazla hayır ihracatı yapan ülkelerden bir tanesidir. Bu bizim kadim medeniyetimizin bir sonucudur ve eseridir.
Sayın Genel Başkanımızın ifade ettiği gibi şu anda 3 milyon mazlumu; Kürt, Türk, Arap, Ezidi demeden etnik kökenini ve inancını sormadan bu topraklara kabul ettiler. Çünkü burası herkesin koşup sığınabileceği yegâne topraktır. Bugün Türkiye dışında sığınabileceğimiz, barınabileceğimiz bir kara parçası yoktur.
Dünya beşten büyüktür sözü aslında tesadüf değildir. Bakın Suriye’de 400 bin kişi öldü sadece istatistikten ibaret hale geldi. Irak’ta 1 milyon’un üzerinde insan öldü, Batı için sadece istatistikten ibaret kaldı. Ama sadece bu ölümlere nazaran küçük bir terör saldırısı meydana geldiğinde, kendilerine bir şey dokunduğunda buna bakış açılarının nasıl olduğunu hep beraber müşahede ediyoruz. Suriyeli mültecilerden sadece 100-200 kişiyi ülkelerine kabul edenlerin nasıl törenler yaptığını görüyoruz. Bu iki yüzlülük ve sadece kendilerine insan hakkı görme alışkanlığı bugünkü yaşadığımız kaosun sebebidir.
O nedenle dünyada hakkı ve hukuku haykıracak bir güce ihtiyaç vardır. Eğer tarihte büyük işler başarabilmişseniz bugün de büyük işler başarabilirsiniz. O nedenle biz 1000 yıl hüküm sürmüş dünyadaki en son evrensel İmparatorluğun sahibi olarak bu güce muktediriz. Osmanlı İmparatorluğu Türk’ün olduğu kadar Kürt’ündür, Arap’ındır, Arnavut’undur, Boşnak’ındır ve hatta hatta Türkiye içinde yaşayan gayrimüslimlerindir. Eğer biz bu bakış açımızı muhafaza edebilirsek yeni ufuklar ve yeni bir dünya düzeni hiç de hayal değildir.” Dedi.
Sayın Valimiz Seddar Yavuz, Kızılay Genel Başkan Vekili Dr. Kerem Kınık ve beraberindeki heyeti makamında kabul etti. Yapılan ziyarete Kızılay Genel Başkan Vekili Dr. Kerem Kınık, Genel Sekreter Hüseyin Can, Yönetim Kurulu Üyesi Okyay Biçer ve Teftiş Kurulu Başkanı Muharrem Kırcı ile beraberindeki heyet ve Kızılay Muş Şubesi Başkanı Cengiz Koç katıldı.
Ziyarette Kızılay’ın çalışmalarıyla ilgili Sayın Valimiz Seddar Yavuz’a bilgi veren Dr. Kerem Kınık, çalışmalarla ilgili de Sayın Valimizden destek istedi.
Sayın Valimiz Seddar Yavuz ise, yardım kuruluşlarının önemine değinerek sözlerini şöyle devam etti; “Ülkelerin gelişmişliği sadece ihracatla değil, aynı zamanda hayır ihracatlarıyla da ölçülür. Bu anlamda baktığınız zaman Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve aziz milletimiz dünyada hayır ihracatı bakımından gayri safi milli hasılayı baz alırsak dünyanın en önde gelen ülkelerinden bir tanesidir. Bu, bizim hamiyetperver milletimizin tarihten gelen ve kadim bir geleneğini yaşatmış olması hepimizi ziyadesiyle memnun etmektedir. Bu nedenle başta Sayın Cumhurbaşkanımız, hükümetimize ve emeği geçen tüm hayırseverlere ve Kızılay teşkilatımıza teşekkür ediyorum.” Dedi.
Ziyarette Kızılay Genel Başkan Vekili Dr. Kerem Kınık tarafından Sayın Valimiz’e mini Kızılay çadırı hediye edilmesinin ardından toplu hatıra fotoğrafı çekilmesiyle sona erdi.
Diyarbakır’ın Sur İlçesinde teröristlerin silahlı saldırısı sonucunda şehit olan Jandarma Uzman Çavuş Serdar Akın için bugün Varto ilçesi Beşikkaya Köyünde resmi tören düzenlendi.
Şehit Jandarma Uzman Çavuş Serdar Akın’ın cenazesi uçakla Muş’a getirildi. Askeri uçakla Hava Meydan Komutanlığı’na getirilen Şehit Serdar Akın’ın naaşını Sayın Valimiz Seddar Yavuz, Bingöl 49. Komando Tugay Komutanı Tuğgeneral Yunus Kotaman, İl Garnizon Komutanı Kurmay Albay İsmail Işık, Muş Cumhuriyet Başsavcısı Ömer Sönmez, Ağır Ceza Reisi ve Adalet Komisyonu Başkanı Mesut Şengönül, Vali Yardımcıları Zeliha Uyan, Ali Sakar, Ercan Öter, Hasköy Kaymakamı Hüseyin Göktürk, Korkut Kaymakamı Abdülgani Mağ, İl Jandarma Komutanı Jandarma Pilot Kurmay Albay Osman Nuri Çevik, İl Emniyet Müdürü Ahmet Cemal Çalışkan, şehidin babası Cemal Akın, annesi Fikriye Akın, eşi İclal Akın ile şehit yakınlarının yanı sıra sivil toplum kuruluş temsilcileri ile siyasi parti temsilcileri, askeri erkân ve çok sayıda vatandaş karşıladı.
Şehit Jandarma Uzman Çavuş Serdar Akın’ın Türk bayrağına sarılı tabutu, silah arkadaşlarının omuzlarında taşındıktan sonra konvoyla memleketi Varto’ya götürüldü. Köy mezarlığında cenaze namazının kılınmasının ardından Şehidin naaşı dualarla Beşikkaya köyünde düzenlenen törenle toprağa verildi.
Sayın Valimiz Seddar Yavuz daha sonra şehidin ailesine taziyede bulunmak üzere cemevine geçti. Sayın Valimiz burada şehidin ailesine Allah’tan sabır temenni ederek, “Aziz şehitlerimiz, vatanımızın bölünmez bütünlüğü, milletimizin huzur ve güveni uğruna büyük bir kahramanlık örneği göstererek, en kutsal olan şehitlik mertebesine ulaşmışlardır. Şehidimize Allah’tan rahmet diliyorum. Şehidimizin geride bıraktığı emanetlere her zaman sahip çıkacağız” dedi.