Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
Sosyal Medya

Gaziosmanpaşa’da II. Abdulhamit Han uluslararası sempozyumu yapılacak

Gaziosmanpaşa Belediyesi,Sultan II. Abdulhamit Han uluslararası sempozyumu ile asker uğurlama programı düzenleyeceğini bildirildi.

Gaziosmanpaşa Belediyesi,Sultan II. Abdulhamit

 Gaziosmanpaşa Belediyesi 28-29 Nisan günlerinde Saat 09:30 ila 17:00  arası Gopark Salununda II.Sultan Abdulhamit Han ve Pilevna Kahramanı Gazi Osman Paşa konulu  uluslararası sempozyum düzenledi.

Gaziosmanpaşa Belediyesinin düzenlediği sempozyuma tüm Gaziosmanpaşalıların davetli olduğu açıklandı.

Gaziosmanpaşa Belediyesinin açıklaması “İMPARATORLUĞUN SON NEFESİ: SULTAN II. ABDÜLHAMİD VE GAZİ OSMAN PAŞA KONULU ULUSLARARASI SEMPOZYUM 28-29 NİSAN 09:30-17:00 SAATLERİ ARASINDA GOPARK JUNİOR SALONDA GERÇEKLEŞTİRİLECEKTİR. TÜM HALKIMIZ DAVETLİDİR.
”Sahipsiz olan memleketin batması haktır; Sen sahip olursan bu vatan batmayacaktır.” ilkesiyle yola çıkarak vatanına sahip olmaya giden askerlerimizi kutsal görevlerine uğurluyoruz.

Zalimlere beddua millete dua! İşte Ulu Hakan Sultan Abdülhamid Han’ın Duası:
Allahım helal etmiyorum!
Şahsımı değil, milletimi bu hale getirenlere, hakkımı helal etmiyorum!
Beni, benim için lif lif yolsalar, cımbız cımbız zerrelerimi koparsalar, sarayımı yaksalar, hanümanımı, hanedanımı söndürseler, çoluğumu gözümün önünde parçalasalar helal ederdim de Sevgili’nin (SalAllahu Aleyhi ve Sellem) yolunda yürüdüğüm için beni bu hale getiren ve milletimi ateşe atan insanlara hakkımı helal etmem!
Allahım! Mukaddes isimlerine kurban olduğum Allahım!
Ya Âdil!
Bana “Kızıl Sultan” adını takan ve devrilmem için ellerinden geleni yapan Ermenileri, şimdi beni devirenlere parçalatıyorsun!
Bu cellatları da, kim bilir, kimlere parçalatacaksın?..
Fakat yâ Rahman!..
Adaletinle tecelli edersen hepimiz kül oluruz!
Bize acı!
Resûlünün, Sevgilinin, Kainatın Efendisinin nurunu kaydeder gibi olduğu için bu hale gelen millete, rahmetinle, fazlınla, lütfunla tecelli et!
 Yâ Kâdir!
Kundaktaki yavruyu gagasına almış, kaçıran leş kuşunu düşürüp çocuğu kurtarmak ancak senin kudretine sığabilir. Leş kuşlarının gagasında kundak çocuğuna dönen milletimi kurtar Allahım!
Ya Ma’bud !..
Ömrümde tek vakit farz namazı kaçırdığımı hatırlamıyorum!
Ama tek vakit namazım olduğunu iddiaya da nefsimde kuvvet bulamıyorum!..
Huzurunda eğileceğime kaskatı kalıyorum ve duada ruh teslim edeceğime yatağımda kıvranıyorum! Sana kulluk gösteremeyen bu kulunu affet Allahım!Eğer, yılları tesbih dizisince süren hükümdarlığımda Seni bir kere anabildim, Resûlüne bir an bağlanabildimse, duamı, o bir kere ve bir an yüzü suyu hürmetine kabul et!
Yâ Sübhan!
Şu titrek elleri, Kıyamet gününde sana “Ümmetim, ümmetim!” diye yalvaracak olan Habibinin eteğinde, şimdi “Milletim, milletim!”diye dilenen bu ihtiyarın duasını geri çevirme! Milletimi evvelâ “Ba’sü ba’de’l-mevtsiz” bir ölümle yok etmeye götüren sahte kurtarıcılar ve sahte kurtuluşlardan kurtar; ve ona bir gün gelecek kurtarıcıları, gerçek kurtuluşu nasib eyle!..
Benim artık bu dünya gözüyle görebileceğim hiçbir saadet ümidim kalmadı.
Bari felâketi olsun bana daha fazla gösterme Allahım!
Ayakta duramaz, haldeyim!
Vadem ne gün dolacak Allahım?..
Sultan II. Abdülhamid Han
PDF olarak oku
Ulu Hakan

Cennetmekan Sultan II. Abdülhamid Han 21 Eylül 1842 yılında İstanbul´ da doğdu. Tarihe „Ulu Hakan“ olarak geçmiştir. Osmanlı İmparatorluğu´ nun 34. Padişahı ve 113. İslam Halifesidir.
Babası Sultan Abdülmecid Han, annesi çerkez milletinden Tir- i Müjgan Kadınefendi´ dir.  Sultan II. Abdülhamid Han henüz 10 yaşında iken Tir- i Müjgan Kadınefendi´ nin Hakk´ ın rahmetine kavuşmasıyla babasının diğer bir hatunu Piristü Kadınefendi tarafından yetiştirildi.
Ayrıca babasının vefatıyla Osmanlı Mülküne Padişah olan amcası Sutan Abdülaziz Han yeğeninin eğitimiyle yakından ilgilendi. Bu alaka neticesinde Sultan Abdülaziz Han Avrupa Seyahati sırasında O´ nu da beraberinde götürdü.
Sultan II. Abdülhamid Han 31 Ağustos 1876 yılında padişah ilan edilip Sahabe´ nin büyüklerinden Eyüp el- Ensari hazretlerinin huzurunda kılıç kuşandı. (Osmanlı geleneklerine göre padişah olan kimselerin Eyüp Sultan türbesinde kılıç kuşanmaları bir kanundu.)
Böylece 33 yıllık mücadele dolu iktidar ve siyaset hayatı başlamış oldu. Hükümdarlığı sırasında, Sultan II. Abdülhamid Han, herkesi, şahsiyetinin istikrarı ve siyasi basiretiyle şaşırttı. Hırslı vezirler ve paşalar, Sultan Abdülhamid Han´ ı, menfaatleri için kullanılmasının mümkün olmayışını keşif etmeleriyle sukut-u hayale uğradılar.
Uluslararası arenada ise avrupa devletleri, hükümdarları Sultan Abdülhamid Han´  ın siyasi dehası karşısında aciz kaldılar; memleketin daha çok dış borca girmesi için avrupalılar tarafından yapılan teşebbüslere Sultan Abdülhamid mani oluyordu, bu konuda ne teşvik edilmesi ne kandırılması mümkündü.
Zira, İmparatorluğun daha çok dış borca girmesi, Osmanlı Mülkünü mahvedecek ve devletin avrupalı devletler tarafından idare edilmesine neden olacaktı.
Sultan Abdülhamid Han´ ın hedefi: Osmanlı devletini modern dünyayla mücadele edecek bir yapıyı tesis edip yenilemekti. Buna Osmanlı Devletini yeniden kurmak denebilir. Bu yenilenme ekonomik güce dayanmalıydı, bunun için birçok atılım yaptı. Entellektüel müesseselerin Kuran- ı Kerim´ le uyumlu çalışması O´ nun en büyük hedefi idi, bu hedeflerine 30 yılı aşkın gayretiyle, mücadelesiyle ulaştı. Fakat bu başarı O´ nu tahtan indirilmesine sebep oldu.
Hükümdarlığı boyunca, birçok iftiraya maruz kaldı, ağabeyi Sultan Murad´ dan tahtı zorla almakla suçlandı.
Nitekim düşmanları galip geldi, Nisan 1909´ da tahttan indirilip Selanik´ e gönderildi. Alatin Köşkü´ ne hapsedildi. Tahttan indirilmesi İslam Kanunlarına uygun değildi. Bu perspektiften bakıldığında meşru son İslam Halifesidir. (Bundan dolayı Osmanlı tahtı ve hilafet için kendi oğlu Şehzade Selim Ahmed Arabi´ yi atamıştır. İslam kanunlarına göre halifenin kendisinden sonra gelecek kimseyi atama yetkisi vardır.)
Sultan II. Abdülhamid Han tahttan indirildikten sonra ülke başını Enver, Talat ve Cemal paşaların çektiği Jöntürkler tarafından kurulan İttihat ve Terakki Cemiyeti´ nin denetimi altında kaldı ve Osmanlı tahtına birçok kaide ve kanun ihlal edilerek Sultan Reşad oturtuldu. Bu, uzun Osmanlı tarihinde henüz emsali görülmemiş bir durumdu.
Ayrıca ihtilalcilerin acımasız tehditlerine rağmen, Sultan Abdülhamid Han, şahsi servetinin büyük bir parçasını, devletin ekonomisini idare etmekte acizliklerinden dolayı mali sıkıntıda olan Jöntürkler´ e vermeyi red etti.
Bu buhran, entrika döneminde Sultan II. Abdülhamid Han´ ın  hanımlarından İran Kaçar Prensesi Seniha Zılli Sultan´ dan 9. oğlu Şehzade Selim Ahmed doğdu.
Şehzade Selim Ahmed Arabi´ nin doğumunu manevi bir işaret olarak kabul eden Sultan Abdülhamid Hanj Jöntürkler´ e istedikleri meblağı verdi. (Prenses Nadin Sultan´ ın bu konu hakkındaki görüşü: Sultan Abdülhamid Han, saltanatının sonunda bir oğlanın doğumu, İmparatorluğa artık hükmeden Jöntürkler´ e, imparatorluğun iyiliği için maddi yardımda bulunmayı ilahi bir emir olarak görmüş olabilir.)
1912 yılında Selanik yunanlara karşı yapılan bir savaştan sonra kaybedildi, Selanik´ in kaybedilmesiyle Sultan Abdülhamid Han İstanbul´ a tekrar getirildi ve Beylerbeyi Sarayı´ nda ikamete mecbur edildi.
Sultan Abdülhamid Han en küçük oğlu Şehzade Selim Ahmed Arabi´ yi yanına aldırdı ve eğitimiyle bizzat ilgilendi.
Sultan Abdülhamid Han hayatının son yıllarında Cenab-I Allah´ ın iradesini yanlış anlamış olabileceğini düşünüp İmparatorluğun O´ na en muhtaç olduğu zamanda, tahttan indirilmesine izin vermiş  olmasından dolayı izdırap çekti.
Ulu Hakan, Cennetmekan Sultan Abdülhamid Han 1918 senesinin 10 Şubat’ında Beylerbeyi Sarayı´ nda hayata gözlerini yumdu, Divan yolundaki Sultan Mahmud Türbesine, amcası Sultan Abdülaziz ile dedesi İkinci Mahmud’un yanına defnedildi. Vefatında 75 yaşını 4 ay geçiyordu. Cenazesinde en hareketli aleyhtarlarının bile ağladığı söylenir.
Neden Şehzade Selim Osmanlı Tahtına Çıkmaya Hak Sahibidir