Şuranın başarılı geçmesi dileğinde bulunan Erdoğan, şubat ayında başlattıkları istihdam seferberliğine katılan iş dünyasına şükranlarını sundu.
Erdoğan, seferberlik kapsamında 2017 yılından şu ana kadar 1,5 milyon kişiye ilave istihdam sağlanmasının Türkiye için bir rekor olduğuna işaret ederek, “Türkiye’nin geleceği ile ilgili kriz tellallığı yapanlara vereceğimiz en güzel cevap işte bu tür gelişmelerdir. Ülkemizin üçüncü çeyrekte yüzde 11,1 oranında büyümesine dudak bükenlerin elde ettiğimiz 1,5 milyon kişilik ilave istihdamı takdir etmelerini elbette beklemiyoruz. Sadece gölge etmesinler, ayağımıza bağ olmasınlar, vaktimizi boşa harcamasınlar yeter, başka ihsan istemeyiz. Biz milletimizle, iş dünyamızla, esnafımızla, sanatkarımızla, çalışanlarımızla el ele verir Allah’ın izniyle önümüzdeki tüm engelleri aşarak hedeflerimize ulaşırız.” diye konuştu.
İstihdam seferberliğinde elde edilen sonuçta devletin sağladığı teşviklerin önemine değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu gayretin sizlerin gönül dünyasında karşılığı olmadan yürümeyeceğini de gayet iyi biliyorum.” dedi.
İstihdam seferberliğine katılanlara teşekkürlerini ileten Erdoğan, toplantının düzenlenmesinde emeği geçenleri de tebrik etti.
“Tabii ki kader denilen imanımızın gereği bir süreç var.” diyen Erdoğan, “Umulmadık bir şekilde kaybettiğimiz İstanbul Ticaret Odası Başkanımız, aynı zamanda partimizin kurucularından, dostumuz, kardeşimiz, güzel insan İbrahim Çağlar kardeşime bir kez daha Allah’tan rahmet, yakınlarına ve iş dünyamıza başsağlığı diliyorum.” değerlendirmesini yaptı.
HEDEFE ULAŞMANIN YOLU ÜRETMEKTEN GEÇİYOR
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin “Muasır medeniyet seviyesinin üzerine çıkmak.” olarak ifade ettikleri ve 2023 projeleriyle somutlaştırdıkları bir hedefi bulunduğuna vurgu yaparak, şunları söyledi:
“Bu hedefe ulaşmanın yolu üretmekten, özellikle de yenilenmekten, her alanda kendimizi geliştirmekten geçiyor. Ülkemizin bu yılın ilk üç çeyreğinde elde ettiği ortalama yüzde 7,4’lük büyüme oranı hamdolsun hedeflerimiz doğrultusunda ilerlediğimizi gösteriyor. İnşallah yıl sonunda da bu düzeyde bir oranı tutturacağımıza inanıyorum.”
Büyümenin en önemli göstergelerinden birinin de istihdam olduğunu anlatan Erdoğan, “İstihdama katkı sağlamayan bir büyüme tabana yayılmıyor demektir. Bu yıl elde ettiğimiz 1,5 milyonluk ilave istihdam eğer istersek ve gereken çabayı ortaya koyarsak neticeye ulaşacağımız anlamına geliyor.” diye konuştu.
Teşviklerin istihdamın artmasındaki ve sürekli hale gelmesindeki öneminin farkında olduklarını, bu nedenle de mevcut 11 istihdam teşvikini sürdüreceklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Burada özellikle benim tüm girişimcilerimizden, iş adamlarımızdan özellikle şahsım ve milletim adına yeni bir ricam olacak. Çünkü bu istihdam seferberliğini herhalde sürekli devletten bekleyecek olursak, bu ciddi bir yanılgı olur. Ama yaklaşık 1,5 milyon üyesi olan Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği, herhalde 1,5’un üzerinde değildir, değil mi? 1,5 milyon üyesi olan Odalar ve Borsalar Birliği, yılbaşında kendisinden bütün üyelerimizin artı bir istihdam sağlamasını istemiştik, şimdi büyüme oranımız ikiye katladığına göre, eğer biz artı iki istihdam sağlayacak olursak bu, ülkemizin büyüme oranını Allah’ın izniyle daha da genişletecek, daha da yayacak ve bu ülkeyi kıskananları da çıldırtacaktır.”
İş adamlarına “Buna var mıyız?” diye soran Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:
“Yani her müessesemiz ikişer kişi istihdam edecek olursa, artı olarak söylüyorum, demek ki Allah’ın izniyle 11,1’i biz yükseltmeye devam ederiz. Bu neyi getiriyor biliyor musunuz, bu halkımın işverenlere olan muhabbetini, sevgisini de artıracaktır ve bu devlet-millet kaynaşmasını da daha da artıracaktır. Bu ülkede işvereniyle, işçisiyle ayrı bir muhabbeti de artıracaktır ve benim bugün sizlerden bu sözü almış olmam ekranları başında bizleri izleyen vatandaşlarımı da inanıyorum ki coşturdu. Hele hele taşeronluk konusunun ortadan kalktığı bir dönemde böyle bir adımı atıyor olmamız bambaşka bir heyecan, coşku getirecektir.”
Taşeron işçilere kadro verilmesi konusuna değinen Erdoğan, “Taşeronluk neydi? Adeta komisyonculuktu. Taşeron, çalıştırdığı işçiye ne veriyordu? İşte asgari ücret üzerinden meblağ. Kazanan kim? Kendisiydi. Pazarlığı yaparken de zaten öyle yapıyordu. Ama şimdi artık hükümetimizin böyle bir sorunu olmayacak, o bitti. Şimdi artık işçi olarak bu taşeronların yanında çalışanların hepsi istihdam edilmiş olacak ve böylece artık onların da bir derdi evelallah kalmadı.” ifadesini kullandı.
Taşeron işçilere kadro verilmesi konusunda başta Başbakan Binali Yıldırım, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Jülide Sarıeroğlu ile Maliye Bakanı Naci Ağbal olmak üzere emeği geçenlere teşekkür eden Erdoğan, iş dünyasına sağlanan teşvikleri anlattı.
İş dünyasının ihtiyaçlarına cevap verdiği oranda teşviklerin verimliliğin ve uygulamasının o oranda güçlü olacağını vurgulayan Erdoğan, “Anamuhalefetin başındaki zat kendine göre asgari ücret belirliyor. Diyor ki ‘2 bin lira.’ Artık senin söylediğin rakam gibi bir rakam da ortada kalmayacak. Şu anda ben inanıyorum ki artık bu yeni süreç, çok daha farklı bir süreç olacak. Çünkü taşerona giden, şimdi kime gidecek? Direk işçi kardeşime gidecek.” diye konuştu.
İşverenlere çağrıda bulunan Erdoğan, işverenin, işçisinin yanında olması ve imkanlar hazırlaması gerektiğini söyledi. Veren elin, alan elden hayırlı olduğuna dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Çok verdim, böyle nasıl çalışayım, nasıl çalıştırayım.” denilmemesi gerektiğini dile getirdi. Verilenin aynı zamanda kazanılan olduğunu ifade eden Erdoğan, bu konuda endişe duyulmamasını istedi.
İMALAT VE BİLİŞİM SEKTÖRLERİNİ STRATEJİK ÖNCELİK OLARAK BELİRLEDİK
Teşvikler belirlenirken, öncelikle işverenin taleplerine bakıldığını bildiren Erdoğan, bunun yanı sıra Türkiye’nin stratejik önceliklerinin, gençler, kadınlar, engelliler ile ilgili hassasiyetlerin de teşviklerin şekillenmesinde önemli rol oynadığını belirtti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:
“İmalat ve bilişim sektörlerini stratejik öncelik olarak belirledik. İmalat ve bilişim sektörlerindeki işverenler, bugüne kadar yalnızca asgari ücretli çalışanları için prim desteği alıyordu, şimdi bunu genişletiyor ve prime esas kazanç sistemini getiriyoruz. Bir başka ifadeyle artık ek istihdamda 4 bin 740 liraya kadar olan ücretler de sigorta primi teşvikine dahil edildi. 2017 yılında çalışan başına 773 liradan bin 884 liraya kadar olan prim ve vergi desteği her sigortalı için 12 ay olacak şekilde önümüzdeki yıl da devam edecek. Kadınlar, 18-25 yaş arası gençler, engelliler bu sistemden diğerlerine göre 6 ay daha fazla yani 1,5 yıl süreyle yararlanabilecekler.”
Erdoğan, söz konusu rakamların yeni asgari ücrete göre de güncelleneceğini söyledi.
İş dünyasına ciddi katkı sağlayan bu teşvikin 2020’ye kadar süreceğini bildiren Erdoğan, amacın yatırımcılara, önlerini görebilecekleri, uzun vadeli planlar yapabilecekleri, atılan her adımda devletin desteğinin arkasında hissedileceği iklim oluşturmak olduğunu vurguladı.
Başka bir teşvik uygulamasının da esnafa yönelik olduğunu aktaran Erdoğan, ülkenin maruz kaldığı ekonomik saldırıları en ön safta göğüsleyen esnafın, vatanına da canı pahasına sahip çıktığına işaret etti.
Esnafın darbe girişimi sırasındaki cesaretinin ve kahramanlığının asla unutulmayacağının altını çizen Erdoğan,sözlerini şöyle sürdürdü:
“Önümüzdeki yıl, 3 ve daha az çalışanı olan işletmelerimizin, sağladıkları her ek istihdam için ödedikleri maaş, prim ve verginin bir ayını kendileri, bir ayını da devlet ödeyecek. Yani esnaflarımıza, imalatçılarımıza, küçük işletmelerimize, ‘Bir ay senden, bir ay bizden’ diyoruz. Bu teşvik, 12 ay süreyle geçerli olacak. İş başı eğitimi de bizim büyük önem verdiğimiz konuların başında geliyor. ‘İşçinizi kendiniz yetiştirin’ sloganıyla İŞKUR tarafından uygulanan programın süresini önümüzdeki yıl bilişim ve imalat sektörleri için 3 aydan 6 aya çıkartıyoruz. Diğer sektörler için bu süre yine 3 ay olarak devam edecek.”
İş başı eğitim programlarına katılanlara günlük 54 liraya kadar cep harçlığı vermeyi, genel sağlık sigortalarıyla iş kazası ve meslek hastalığı primlerini karşılamayı da sürdüreceklerini bildiren Erdoğan, geleceğin meslekleri olarak görülen siber güvenlik, bulut bilişim, kodlama gibi alanlardaki iş başı eğitim programlarına katılan 18-29 yaş arasındakilerin 9 aya kadar olan eğitim ve günlük 75 lira cep harçlığı almalarını sağlayacaklarını dile getirdi.
ÖZEL SEKTÖRLE İŞ BİRLİĞİ YAPIYORUZ
Erdoğan, iş başı eğitim programlarında kadınlara ayrı bir yer verdiklerini söyleyerek, bu programlara ve mesleki eğitim kurslara katılan kadınlara 2-5 yaş arasındaki çocukları için aylık 400 lira bakım desteği verileceğini bildirdi.
Mesleki eğitim programlarında revizyona gidileceğini ifade eden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, şunları kaydetti:
“Ülkemizde bir yandan işsizlikten şikayet edilirken, diğer yandan da iş dünyamız, bilhassa da sanayicilerimiz, burası çok önemli, milletime de sesleniyorum, işçi bulamamaktan, eleman bulamamaktan yakınıyor. Bu çelişkiyi ortadan kaldırmak ve mesleki eğitimin etkinliğini artırmak için özel sektörle iş birliği yapıyoruz. Şu anda aramızda öyle özel sektör mensupları var ki yurt dışından çalıştırmak için şoför getiriyorlar. İş makinelerinde çalıştırmak için operatör getiriyorlar ama lafa geldiği zaman ‘iş bulamıyoruz’ diyorlar. Böyle bir durum var.”
Erdoğan, Mesleki Eğitim ve Beceri Geliştirme Projesi adıyla bir çalışma başlattıklarını, bu projede işveren örgütleri ile iş birliği halinde mesleki eğitim ve işbaşı eğitim programlarını birlikte düzenleyen bir sistemi hayata geçireceklerini bildirdi.
Yeni sistemde, mesleki eğitimin içeriğinin işverenlerin talebine göre oluşturulacağını belirten Erdoğan, “İş gücü piyasasının nitelikli eleman ihtiyacını karşılamak için teoriyi ve pratiği birleştiren yeni bir modele geçiyoruz. Bu projenin uygulama süresi iki yıl olacak.” bilgilerini paylaştı.
Proje kapsamındaki programlarda eğitimin, teori ile pratiği birlikte içerecek şekilde 8 aya kadar sürelerle düzenleneceğini, katılımcılara günlük 54 lira da cep harçlığı ödeneceğini aktaran Erdoğan, şöyle devam etti:
“Niye? İşverenlerimizden gelen talepler doğrultusunda yeni bir takım düzenlemelere gidiyoruz. İstihdam ve eğitim kapsamında, bu kapsamın içerisinde olmayanlara yönelik ‘kupon yöntemi’ adıyla bir pilot uygulama başlatıyoruz. Eleman temininde güçlük çekilen ve özellikle uzmanlık isteyen sektörlerde, gençlerimizin kendilerine uygun zaman ve şartlarda yani esnek bir şekilde eğitim alabilmelerini sağlıyoruz. Bu eğitimlerin ücretlerini de devlet karşılayacak.”
GENÇLER, YEŞİL PASAPORTLARINI KULLANMAYI SÜRDÜREBİLECEKLER
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yetimlerin, inancımızda ve kültürümüzde ayrı bir yeri var. Mevcut sistemde, 18-25 yaş aralığında öğrenci olup da çalışmaya başlayanların yetim aylıkları kesiliyor. Yaptığımız düzenlemeyle bu durumdaki öğrencilerimizin aylıklarının devam etmesini sağlıyoruz. Yeşil pasaport olarak bilinen hususi damgalı pasaport sahibi gençlerimiz, kayıtlı olarak çalışmaya başladıklarında bu haklarını kaybediyorlardı. Artık 18-25 yaş aralığındaki gençlerimiz, çalışmaya başlasalar da pasaportlarını kullanmayı sürdürebilecekler.” dedi.
Engellilerin istihdamıyla ilgili bir müjdeyi paylaşan Erdoğan, ”Biliyorsunuz en az yüzde 40 engelli raporuna sahip, iş kuracağı alanda girişimcilik eğitimi sertifikası bulunan engellilere İŞKUR tarafından 36 bin liraya kadar hibe desteği veriliyor. Bu rakamı önümüzdeki yıl inşallah 50 bin liraya yükseltiyoruz.” diye konuştu.
İŞ ADAMLARIMIZDAN İLAVE İKİ İSTİHDAM BEKLİYORUZ
Cumhurbaşkanı Erdoğan, en büyüğünden en küçüğüne, iş dünyasının tamamına hitap eden, milletin her kesimini kapsayan bir istihdam teşvik politikası izlediklerini belirtti.
“İş dünyamız da sağolsun bizim bu gayretlerimizi karşılıksız bırakmıyor, devletinin bir adım attığı yerde üç adımla beş adımla onlar da karşılık veriyor.” diyen Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Dolayısıyla teşvikle bir istihdam ilave eden iş adamlarımızdan şimdi kendi imkanlarıyla da buna bir daha ilave edip iki istihdam sağlamalarını bekliyoruz. Tabii daha fazla olursa, ‘niye daha fazla olsun’ demeyiz. Yani gökten ne yağar ki yer kabul etmez, böyle bakarız. Çünkü bizim işsizlik oranımız, en kısa sürede tek haneli rakamlara, onun da mümkünse ortalarında bir yere taşımamız gerekiyor.”
UZUN VADELİ BÜYÜME, DİJİTAL DÖNÜŞÜMDEN GEÇİYOR
Erdoğan, uzun vadeli büyümenin temel şartı olan bilimsel ve teknolojik ilerlemeyi derinleştirmenin ve sürdürülebilir kılmanın yolunun dijital dönüşümden geçtiğini bildiklerini söyledi.
Bunun, Türkiye’nin iş gücünün ve dolaysıyla eğitim sisteminin dönüşümünü de kapsayan bir süreç olduğunun altını çizen Erdoğan, “Günün şartlarına ve ihtiyaçlarına göre donatılmamış bir iş gücü, düşük katma değerli işlere, bir başka ifadeyle hamallığa mahkumdur. Bugün, dünya ekonomisinde ilk sıraları dijital alanlarda faaliyet gösteren şirketler alıyor. Öyleyse bizim de en kısa zamanda ve kararlı bir şekilde dijital dönüşümü hayata geçirmemiz şarttır. İngiltere, Kanada ve Avustralya gibi ülkelerde başarı ile uygulanan bu yaklaşımı, ülkemizde işler hale getirecek bir yapı üzerinde bir an önce çalışmaya başlamalıyız.” ifadesini kullandı.
TÜRKİYE’NİN ANAMUHALEFETİ BİLE 11,1’DEN (BÜYÜME) RAHATSIZ
Türkiye’nin büyümekten, güçlenmekten her alanda muasır medeniyet seviyesinin üzerine çıkmaktan başka çaresinin bulunmadığını vurgulayan Erdoğan, şu görüşlere yer verdi:
“Dünyadaki adaletsizliklerle haksızlıklarla zulümle baş etmenin, kendimizi bu cenderenin kurbanı olmaktan kurtarmanın tek yolu budur. Ülkemizin önünü terörle darbeyle kaosla kesemeyeceklerini anlayanlar, şimdi ekonomi silahını çekmiş durumdalar. Türkiye ekonomisi, 3. çeyrekte yüzde 11,1 büyümüşken bile hala kredi notlarımızla ilgili olumsuz değerlendirmeler yapılabiliyor olmasının başka bir izahı olabilir mi? Düşünün, Türkiye’nin anamuhalefeti bile 11,1’den rahatsız. Nerede geziyor, ne yapıyor, uzayda mıdır? Ayakları yere değmiyor. Ne yapılıyor, ne bitiyor bundan haberi yok. Yap-işlet-devret anlayışının, BOT anlayışının ne olduğunu bilmeyecek kadar zavallı, cahil insanlarla bu ülkede siyaset yapılmaz. BOT, yap-işlet-devret, devletin cebinden bir kuruş çıkmadan, sadece zamana ayarlı bir yatırım anlayışıdır. Öğren bunu öğren Bay Kemal.”
Erdoğan, 3. Havalimanı, Osmangazi Köprüsü, Yavuz Sultan Köprüsü, hastane, otoban gibi yatırımların bu anlayışla yapıldığını anlattı. Erdoğan, “(Şu anda hastanelere ne ödedin?) diyor. Hastaneler de bu anlayışla yapılıyor. Bunları öğren, bunları bil. Cepteki parayı kullanmak kolaydır, çeşitlendirmek, çeşitlendirerek bazı adımlar atmaktır asıl olan. Bu iktidar, bunu başardı. Bunu başardığı için zaten hamdolsun buralara geldik. Bu anlayışla daha bir çok yatırımları da gerçekleştirmenin gayreti içinde olacağız.” dedi.
Bugüne kadar çıkartılan tüm engelleri milletle birlikte aştıklarına dikkati çeken Erdoğan, bundan sonra da aynı şekilde yola devam edeceklerini vurguladı.
“Kadir Mevlam senden bir dileğim var. Beni muhannete muhtaç eyleme. Eğer muhannete muhtaç eylersen, akan deryalara gark eyle beni.” dizelerini okuyan Erdoğan, “Rabbim ülkemizi, milletimizi, iş dünyamızı, çalışanlarımızı muhannete muhtaç eylemesin. Rabbim iş adamlarımıza, esnaflarımıza, çalışanlarımıza bol ve bereketli kazançlar nasip etsin ve Rabbim girişimcilerimizi iş adamlarımızı da şu andaki istihdamlarına artı iki eleman daha ilave etmek suretiyle 2018’i zenginleştirelim.” ifadesini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, istihdam seferberliğine katkı veren iş dünyasına teşekkür ederek konuşmasını tamamladı.